Canım yanıyor

JEAN Tigana, yürekli bir oyun kurgusu ile oynattı Beşiktaş’ı. Tigana’nın maç öncesi sözlerini bir fantazi gibi algılayanlar, doğruyu Beşiktaş’ın hücum hevesinde buldular.

Neler söylemişti Tigana... "Beşiktaş, attığı golü koruyabilen bir takım değil. Bunu düşünerek hiçbir komplekse kapılmadan saldıracağız. Hücum oynayacağız!"

Ve Beşiktaş, Tigana’nın sözleri doğrultusunda, hücum hevesini hiç eksiltmeden sürdürdü. İlk 15 dakika, Beşiktaş’ın oyuna ısınamadığı ve savunmada rakibi kontrolde sıkıntılar yaşadığı bir bölümdü.

Leverkusen’in kaçırdığı 3 pozisyon ilgi alanımın dışında... Bobo’nun harcadığı iki net pozisyonun acısını ise, herkes gibi ben de hissettim.

Ve kaçan fırsatlar hemen bir soru ve tartışma ortamını gündeme düşürdü... "Nobre bunları atar mıydı?"

Her ikisi de Nobre’nin fırsatçı kimliğine uygun pozisyondu. Ancak, kenarda bekleyen bir oyuncu için yorum yapmak sadece bir fantazidir.

Öyleyse, dövünmenin anlamı ne!

Böylesine hücum hevesini diri tutan Beşiktaş’ta Ricardinho’nun temposuna Kleberson’un yardımcı olacağını düşünüyordum.

Kleberson aksine, ilk yarıda Ricardinho’nun yaratıcı kimliğine ayak uyduramadı. Özellikle geriye oynayarak Beşiktaş’ın hücum süratini yavaşlattı. Zamanı boşuna harcadı. İkinci yarıda ise, bu uyuşuk halinden sıyrıldı. Orta sahanın oyuna ağırlığını koymasında, Kleberson’un katkısı vardı.

* * *

Özellikle birkaç isim diğerlerinden farklıydı. Biri Ricardinho, diğeri İbrahim Üzülmez. Maçın kahramanı Runje’ye ayrı bir övgü paragrafı ayıracağım.

Hırvat kaleci, moralman üst düzeydeydi. Hiçbir pozisyonda falso yapmadı. Performansı ile arkadaşlarını yüreklendirdi. Penaltı atışını bile karşıladı. Ama dönen topu Beşiktaşlı oyuncular ailece seyrettiler.

Uyanık ve çabuk biri çıkıp da boşta kalan topa müdahele edemedi. Burada Runje’nin dışında kalan her bir Beşiktaşlı futbolcuyu suçluyorum.

İbrahim Üzülmez,
sol kanadı mükemmel kullandı. Oyunun her iki yönünü de düzgün oynadı. Bir yüreği var, mangal gibi...

Ricardinho, olağanüstü tekniği ile atakları yönlendiren isimdi. Maçın geneline bakınca, Koray ve Baki Mercimek de ilk 15 dakikanın dışında başarılıydı.

Yine de Baki Mercimek’e bir sitemim olacak.

Kayserispor maçında Iglesas’a aynı hareketi yaptı. Hakem Barış Şimşek çalmadı. Es geçti. Ama İtalyan hakem Paparesta yakaladı ve bastı düdüğü...

HÜRRİYET’in başlığı maçın havasını ne güzel anlatıyor.... BÖYLE Mİ BİTECEKTİ!

Hele hele Beşiktaş’ın yediği ikinci golden sonra Ali Tandoğan’ın yakaladığı net bir pozisyondaki bencil davranışını... Ve hemen ardından Ricardinho’nun penaltı golünü hatırladıkça... Kaçan olası bir beraberliğin acısı insanın yüreğine taş gibi oturuyor. BÖYLE BİTMEMELİYDİ!
Yazarın Tüm Yazıları