SOĞUK ve yağmurlu bir gecede taraftar, Beşiktaş’ı sıcak duygularla ağırladı. Liverpool’u hiç hatırlatmadan Beşiktaş’ı oyuna motive etti. Şarkılar ve sloganlarla...
Ancak, Beşiktaş yönetimini ve federasyonu adeta topa tuttu. Hele Demirören’i dilinden hiç düşürmedi. Her hakem yanlışında da Haluk Ulusoy’a yüklendi...
Tribün ateşi bir ara herkes gibi bana da sahadaki Beşiktaş’ı unutturdu. Sahi, sahadaki Beşiktaş neler yapıyordu?
Bu kadroya inanmadığımı söylediğim günlerde kızanlar çıktı. Telefona sarılıp kabaranlar- bağıranlar da... Yine de yazdım...
Bu kadro taraftarı mutlu kılamaz!
Ve dün Sivasspor maçında Beşiktaş’ı izlerken aklıma o günler geldi. Acaba, o günlerde bana kızanlar dün yazdıklarımı hatırladı mı... Her neyse, yine de sahadaki Beşiktaş’ı birkaç satırla anlatayım.
Higuain’le oynadığı dakikalarda Beşiktaş atakları çabukluk kazandı. Bu, bir bakıma Arjantinli’nin oyun karakterinden kaynaklanıyor. Süratle yön değiştirerek, rakibin gözünden ve markajından kaçıyor. Ama ceza sahasına girdiği pozisyonlarda gözü kimseyi görmüyor. Ve tek başına oynuyor.
Biraz bencil diyeceğim... Öyle de değil. Golü çok seviyor.
Savunma ilk 45 dakikada Sivasspor’a pozisyon vermedi. İbrahim Kaş, Toraman’ın yanında hiç sırıtmadı. Toraman çıktıktan sonra işler değişti.
* * *
Ricardinho, sanki cansız bir beden taşıyor. Temposu ağır ve etkisiz. Ayağına gelen toplarla işi idare ediyor. Oysa Beşiktaş’ın beklentileri farklı... Paşa’dan liderliğe soyunmasını ve Beşiktaş’ı yönetmesini istiyor.
Ertuğrul Sağlam, Beşiktaş’ı üçlü forvet oynattı. Bobo ve çevresinde Delgado ile Higuain...
Kaledeki tercihi ise Rüştü Reçber idi. Yeri gelmişken söyleyeyim... Ertuğrul Sağlam’ın Liverpool’da oyunun sonuna dek Hakan Arıkan’ı kalede tutmasına hala bir anlam veremiyorum.
Mahvetti çocuğun moralini. 8 golü de ona yedirdi!
Delgado oyunda fazla görülmedi. Bir güzel hareketin ardından kaybolup gitti.
Serdar Özkan eski tadında değil. Kenarda oynarken daha etkiliydi. Şimdi tek başına takım kurtarma gayretinde...
* * *
Belki akıllara gelebilir... Sivasspor yenilgisini Liverpool faciasının etkileri mi hazırladı... Asla böyle düşünmüyorum.
Daha açık konuşayım... Ocak ayını bekleyenler de fazla umutlanmasın. Dilim varmıyor söylemeye...