Bir Alman bir deli!

KOŞA koşa gittim İnönü Stadı’na... Fabian Ernst’in oynayacağı haberi beni farklı duygulara taşıyordu. Hoş bir heyecanla daldım tribünlere.

Aldığım bilgiler doğrultusunda Fabian Ernst’in bir portresini çizdim kafamda. 24 kez Alman Milli Takım formasını giymişti. Yaşı oturmuş, zorlu bir ligde yoğrulmuştu.

Savaşçı, istikrarlı ve de akıllı kimliği, Beşiktaş’ın bu transferde aradığı kriterlere tam uyuyordu. Kendi kendime söylendim...

Beşiktaş bu kez turnayı gözünden vurdu!

Yine de, bazı kuşkularımdan kurtulmak istiyordum. Ve biliyordum herkes gibi. Beşiktaş, özellikle yabancı transfer alımlarında pek becerikli değildi. Fabian Ernst’i bu duygularla izlemeye başladım...

Oyuna sakin başladı. Kendini kanıtlamak gibi bir kompleks ve telaştan uzaktı. Ayağındaki topla oyalanmaktan hoşlanmıyordu. Tek pas tercihiydi...

Hani, sağa sola saldırayım... Rakibi ısırayım gibi ateşli davranışlar da göremedim Ernst’te.

İlk 45 dakikada bir uzun pas, bir de şut attı. Bir kez iki rakibin arasına girip kısa süre boğuştu ve topu kurtardı.

***

Şimdi kalkıp sorsanız... Beğendin mi bu Alman’ı!

Derim ki... Öyle tribünleri ayağa fırlatacak... Çalımlar atıp rakibi yerlerde süründürecek bir futbolcu tipi değil. Önce oynadığı bölgenin sorumluluğunu taşıyor. Boşta gördüğü rakibe koşuyor, perdelemeye çalışıyor.

Acaba, birisi kulağına mı fısıldadı... Turu geçtik, kendini fazla zorlama diye.

Kendi yarı alanında oynamayı daha çok seviyor. Her atağın peşine takılıp riske girmiyor. Şimdilik bu kadar. Konyaspor maçında onu daha iyi anlayacağız.

***

Maça gelince. Bobo, ilk onbirde oynamanın coşkusu içindeydi. Hareketli ve istekliydi. Serdar Özkan da öyleydi. Erkan Zengin şimdilik ilk onbirin adamı değil. Sonra değişir mi bilemem.

Ben dün gece İbrahim Üzülmez’in oyunundan etkilendim. Özellikle, ilk 45 dakikada düşündüğü her şeyi hatasız yaptı. Oyunun her iki yönünde de etkiliydi. Hele, attığı bir gol vardı...

Bir deliden böylesine akıllı bir iş hiç beklemezdim!
Yazarın Tüm Yazıları