Paylaş
Türk futbol tarihinin en büyük başarılarının temeli yabancıların bu ülkeye ayak basmasıyla atıldı. Jupp Derwall kulüp, Sepp Piontek de milli takım düzeyinde devrim ateşini yakan isimlerdi. İki Alman giderken de iki yerli; Mustafa Denizli ve Fatih Terim’i yadigar bıraktı.
Galatasaray’ın UEFA Kupası şampiyonluğunda aslan payını Taffarel-Hagi-Popescu-Capone’ye biçmedik mi? Biçtik.
Yabancı sayısının 2’yi geçmediği 90’lara kadar milli takım destan mı yazıyordu? Hayır!
Milli takım atılım yaparken liglerdeki yabancı sayısı da artmaya başlamıştı. Sonuçta kulüpler de milli takım da en büyük başarılarını yabancı oyuncu sayısı arttıktan sonra yakaladı.
EMRE MOR VE ARDA NEREDE?
Yabancı oyuncunun değil sınırlanması, bence tamamen sınırsız olmalı. “14 çok” diyenler yerli oyuncu lobisidir. Çünkü yabancıyla hem ekonomik hem de sportif rekabette zorlanıyor. Oysa kendi takımında yabancıyı alt edebilen yerli, bu başarısını zaten milli takıma da yansıtacaktır. Bizim sorunumuz yerli futbolcudur, yabancı değil!
‘Üstün yetenek’ dediğimiz Emre Mor, niye gittiği yerin bankosu olmuyor? Arda Turan, zirveye çıktı ama orada gördüğünüz gibi kalamadı. Mesele yetenekten ziyade, sahip olunan yeteneği sürdürülebilir bir sporcu kimliğine dönüştürememektir. Yılmaz Vural geçenlerde “Ben yabancıya yaptığım yüklemeyi yerliye yapamıyorum çünkü vücudu kaldırmıyor” dedi.
Yerli, 24 saat sporcu gibi yaşamıyor. Bu yüzden de yabancının yedeği oluyor. Ronaldo ve Messi, tüm şöhretlerine rağmen en vasat futbolcudan daha çok çalıştıkları için hep zirvede. Profesyonelce yaşamayan bir yerli futbolcuyu devlet zoruyla da ilk 11’de oynatsanız, ondan fayda alamazsınız.
Milli takımlarda defalarca görev yapan Mustafa Denizli, “Her şartta sahaya çıkacak 11 milli oyuncu bulunur” diye bağırırken, kulüp takımlarını çalıştıran bazı hocaların uzatılan mikrofonlara “Yabancı sınırlansın” demesinin arkasındaki gaye nedir? O zaman sen önce kendin yerli oynat da görelim... “Oyuncu gelmiyor.” E iyi kötü gelene de bir iki de sen kat!
KULÜPLERİ BİTİRMEYELİM
Artık kulüp takımlarının uluslararası başarısı her anlamda milli takımların önüne geçmiştir. Zaten gelecekteki turnuvalar da “Gidemeyeni döverler” formatında olacak. Bu nedenle sürekli sistem değiştirip kulüp takımlarının yakaladığı ivmeyi kırmanın manası yok. Milli takım derken, kulüpleri de bitireceğiz.
Bakın Beşiktaş, Avrupa’da tarihinin en başarılı dönemini 14 yabancıya geçtikten sonra yaşamaya başladı. Bunu da iyi yabancıları ve onlarla rekabet edebilen yerlileri sayesinde yaptı. Neden kimse Cenk Tosun örneğini görmek istemiyor? Hem yabancı golcüyü (Negredo’yu) hem yerli golcüyü (Burak Yılmaz’ı) kulübeye yolladı. Tosun, aslında bu tartışmayı tamamen bitiriyor ya, ama birileri bilinçli şekilde üç maymunu oynuyor.
Biz, Euro 2016’da gruptan yerlilerin kavgası nedeniyle çıkamadık. Ha keza 2018 Dünya Kupası’nı da yine onların para, hırs ve iktidar kavgasına kurban gittik. Asıl sorun yerli sorunudur!
Paylaş