Kızıl saçlı kurtarıcı: Babel

Tek devrelik Beşiktaş izlemeye devam ediyoruz.

Haberin Devamı

İlk devre yeni tanışmış bir grubu andırıyordu siyah beyazlılar.

Maçı Beşiktaş’ın efsane kaptanı Sanlı Sarıoğlu ile yan yana izledim. Sanlı Kaptan, defalarca sinirlenip elini masaya vurup ayağa kalktı. Niye?

Çünkü Oğuzhan gibi mahir ayaklar bile final pasın şiddeti veya yönünü doğru ayarlayamadığından atak ölüyordu.

Ljajic’le birlikte ayağa kısa paslaşma artsa da kalite yükselmiş değil. Bir türlü düzeltilemeyen bu zeminle de zor. O sağlıklı hibrit çimler, daha hızlı pasa olanak sağlıyordu.

Maçların çıtası yükseldikçe Larin’in kusurları daha göze batar oldu. Sahada bir oryantasyon sıkıntısı yaşıyor. Öncelikle ceza sahası içerisinde topu kullanan arkadaşına seçenek yaratmalı ve bunun için de daha hareketli olmalı.

Lafı uzamayayım: Malatya maçındaki gibi devre biterken sahadaki Beşiktaş, yine ‘Kızıl saçlı kurtarıcı’yı yani Babel’i çağırıyordu. Nitekim Güneş de Töre’yi kenara alıp ikinci 45’e Babel ile başladı. Güneş, Lens’i sahada tuttu çünkü onun savunmaya yardımı daha çoktu. Töre ise sık sık top kayıpları yaparken, geri almaya da pek niyetlenmedi.

Babel girip 6 dakika sonra Larin’e nasıl gol atılacağına dair nefis bir sunum yaptı. Beşiktaş, hiç olmadığı kadar Babel’e bağımlı hale geldi.

Sarpsborg’un oyun imanının 1 gol yiyince sarsılacağı aşikârdı. Esasen Roco maçı bitirdi ama Beşiktaş 2-0’ın rehavetine kapılınca Norveçliler canlandı. 75’te Karius’un Muhammed’e gol şansı vermemesi onlar için kırılma noktasıydı.


ORMAN İLE GÜNEŞ YÜZ YÜZE
SON haftalarda Şenol Güneş ile Fikret Orman, medya karşısına her geçtiklerinde aralarında sorun olmadığını söylemek zorunda kalıyor.

Önceki sezonlarda benzer durumlarda Orman, “İkimiz de Lazız” der, mevzu kapanırdı. Şimdi bir türlü kapanmıyor.

Bence iki tarafın medya üzerinden değil de Ümraniye’de yüz yüze konuşmaya ihtiyacı var.


DERBİ TRİBÜNLE GÜNEŞ ARASINDA
BEŞİKTAŞ’ın pazartesi günü Kadıköy’de puan alması için, oyun olarak çok daha fazlasını yapması şart.

Ancak ben F.Bahçe derbisinde kilit noktanın kulübe olduğunu düşünüyorum. Şenol Güneş, sahadaki takımı olduğu kadar, stat atmosferini de çok iyi yönetmek zorunda.

Beşiktaş’ın hocası olarak, F.Bahçe maçlarındaki psikolojik harbe karşı bugüne değin başarılı olduğu pek söylenemez.

Beşiktaş’ın derbide kaderini, tribünün yaratacağı olası baskıya karşı Güneş’in sakin kalıp kalamayacağı belirleyecek.


MAÇIN ADAMI: Babel

Yazarın Tüm Yazıları