Beşiktaş’ın Brutus’leri

TARAFTAR sahayi ‘işgal’ ettiğinde “Hiç bir siyaset bunu mazur gösteremez” diye geçirdim içimden.

Haberin Devamı

Çünkü o anda aklıma gelen ilk şey Bilic ve ekibinin 4 haftalık emeklerine yapılan saygısızlıktı. Bunun adı ‘provakasyon’dur!.. Kaç yıldır stada adım atmayanlarsa olaylar daha çıkmadan bile işin adını: Çarşı!.. Ancak hayat, daha olaylar bitmeden Çarşı’yı aklıyordu. Peki fail kim? Filmi başa sarmakta fayda var:
1-Beşiktaş, Kasımpaşa Recep Tayyip Erdoğan Stadı’nda oynayacak; sadece derbilerde Olimpiyat’a uğrayacaktı. Nihayet Galatasaray derbisinden sonra Haliç kıyılarına geçecekti. Cumhurbaşkanı’nın ‘gurur duyduğu’nu Gezi’nin ‘başlangıç’ günlerine fiilen katılan Çarşı nedeniyle Paşa, yönetimiyle yapılan kontrata ‘siyaset yasağı’ konuldu. Yetmedi kombine verirken de ‘siyaset yapmama andı’ içirildi taraftara. Ne var ki Olimpiyat’taki her maçta Çarşı siyasetini yapmaya devam etti. Hadi sert rüzgârın her türlü tezahüratı alıp götürdüğü Olimpiyat’ta neyse de ya Kasımpaşa’da ne olacaktı bu ‘34. dakika’ tezahüratı?
2-Olay çıkmasın diye deplasman taraftarının alınmadığı derbilerde bizim bildiğimiz emniyet, bir TV haberi repliğiyle söylersek; ‘stat etrafında kuş uçurtmaz’. 76 binlik rekor derbi içinse stat etrafından insanlar ‘kuş misali’ uçarak turnikeleri aşıp stada girdi(!).
3-Emniyet müdürü, “Biletsiz girilmedi” derken, Bakanlık “10 bin biletsiz seyirci girdi, 8 turnike patlatıldı” diyor. Emniyet ve bakanlığın ters düştüğünü son yıllarda hiç hatırlamıyorum(!)..
4-Gazeteci Rıdvan Akar, olayın çıktığı tribünden tanıklığını aktarıyor: “Sustalı bıçaklı adamlar gördüm.” Zaten onun da bulunduğu grup saldırıya uğradı, arbedede ayak tarak kemikleri kırıldı. Bir başka gazeteci Ali Kayalar’ın tanıklığı: “Hayatımda stada hiç bu kadar ‘kolay’ girmedim. Dev gibi sırt çantam aranmadı. Gidip kendim açıp güvenliğe gösterdim. Yalapşap baktılar. O arama benim can güvenliğim açısından önemli oysa. Kombine kartımı ısrar etmeme rağmen elektronik okuyucudan geçirmediler. Yanımdakilerin de öyle. Saha dışındaki alkol tüketimi beni bile irite etti! Bayılanlar, içi dışına çıkanlar... Kimse karışmadı.”
5-Önceki maçlarda polis hiç bir siyasi içerikli pankartı stada sokmazken bu kez Doğu Tribünü üst sağda “Üçünücü köprü ofsayttasın, Çarşı orman katliamına karşı” pankartı her nasılsa tribüne asılabilmişti!
Çarşı’nın pankartçılarından Erol Özdil, de “Koca tırı soktuk tribünün önüne kadar ne var ne yok boşalttık. Bi kişi de gelip hayırdır napıyorsunuz falan demedi. 176 tane bayrak vardı üst kat için, hiçbiri kontrol edilmedi” diyor.
6-12 Mayıs 2012 Kadıköy... Fenerbahçeliler sahaya girip gireceklerine pişman ediliyor polis tarafından. Olimpiyat’ta ise kendisine sandalye vurandan kaçıyor, hatıra fotoğrafı çektirmek isteyenlere müsade ediyor! Elbette coplamasın, gazlamasın ancak sahada foto da çektirtmesin.
7-‘Çarşı siyaseti’ne karşı iki hafta önce son derece siyasi bir içerik olan bir isimle kurulan grup: 1453 Kartalları.
Pazar gecesi eve dönerken kafamda Attilâ İlhan, şu dizeleri dönüyordu: “Cinayeti kör bir kayıkçı gördü/Ben vursam kendimi vuracaktım.”
Son 10 yılda ilk defa diğer tribünlerin de sempati duyduğu, taraftarından hocasına kadar ‘ütopik takım’ çizgisine doğru giden Beşiktaş’a ‘şuurlu’ veya ‘şuursuz’ca birileri Brutus’lük etmiştir. Neyse ki siyah beyaz yeniden ayağa kalkacaktır ‘dayanışma ruhu’yla...

Haberin Devamı

SİYAH: Derbide sahaya girip hem Beşiktaş’ın hem Galatasaray’ın emeğine kan doğrayanlar.

Haberin Devamı

BEYAZ: Rakip taraftarların dahi derbideki provakasyon nedeniyle Beşiktaş adına üzülmeleri.

Yazarın Tüm Yazıları