Urun ha vekiller, Genel Kurul günüdür!

“AK tolgalı milletvekili haykırdı: İlerle! Genel Kurul’dan geçirdik öneriyi kafilelerle...”

Haberin Devamı

Yahya Kemal’in şiirini deforme etme cesaretimi tetikleyen haber Emine Kaplan imzasıyla Cumhuriyet’te yayınlandı:

 

“AKP yönetimi, dokunulmazlıkların kaldırılmasını öngören anayasa önerisinin TBMM Genel Kurulu’ndaki görüşmeleri için hazırlık yapıyor... AKP’de, her grup başkanvekili 60 kadar vekilden sorumlu bulunuyor. AKP, genel kurulda olası bir kavgaya karşı da eski Türk devletleri ve Osmanlı’nın savaşlarda kullandığı ‘hilal’ taktiğini uygulayacak... Yumruk ve tekmelere karşı vekillerin fiziki güçlerine göre bir oturma düzeni kurulacak. Olası kavgada muhalefet çembere alınarak AKP’li vekillerin dayak yemesi engellenecek.”

 

DİZİLİŞE BAKALIM

 

Haberin Devamı

Osmanlı ordusu 18’inci yüzyıla kadar küçük değişiklikler yapılsa da çok klasik bir dizilişle savaşmıştır.

 

Sağ ve sol kollarda iki ayrı kuvvet vardır. Ortada ise önden arkaya sıralamak gerekirse en ileride Pişdar veya Çarhacı namıyla bilinen elit birlikler vardı.

 

Onları Azablar yani hafif piyade, topçular ve haliyle toplar, onları da padişahı korumakla görevli yeniçeriler, emir çavuşları vesaire takip ederdi.

 

Bu noktada çok iyi, adeta bir kalede gibi korunan padişah vardır. Padişahın ardındaysa yine bir koruma zinciri, sonra da hem arkayı kollamakla hem de savaştan kaçanları tepelemekle görevli “Topuzlu Çavuşlar” bulunurdu.

 

KOMAN VEKİLLERİM!

 

Şimdiii...

 

Eğer AKP, Genel Kurul’da bu cenge tutuşacaksa akıncı birliklerini, Çarhacıları iyi seçecek. Çarhacı dediğin en önde çarpışan demek, onun bozulması demek ordunun bozulması demek.

 

“Urun yiğitlerim! Koman vekillerim! Durman aslanlar! Dalgalanın ha gaziler!” şeklinde ara gazları vermek suretiyle birlikleri toparlayıcı bir lider şarttır sonra...

 

Haberin Devamı

Osmanlı’da Kanuni’ nin ardından gelen II’nci Selim ve III’üncü Murad ordu başında sefere çıkmamıştır.

 

Sonra orduyla Macaristan üzerine yürüyen Üçüncü Mehmed de savaşı kaybettiğini sanıp “korkunç bir buhran geçirip avdet etmeye çalışırken” hocası Sadeddin Efendi atının dizginine yapışarak vazgeçirmiştir.

 

‘KAZAN KEPÇE’Yİ HATIRLA

 

Hatta yeniçerinin filan da dağıldığı o anda “...oduncular, çadırcılar, uşaklar, deveciler ve aşçılar ellerine geçirdikleri kazma, odun yarması, balta, tırpan, kazan ve kepçeler ile” düşmanı dağıtmış, ordu toparlanmış, savaş kazanılmış, bu zaferin adı da “Kazan Kepçe Savaşı” olarak anılmıştır.

 

Yani demem o ki lider şart kardeşim. Başı olmayan ordu dağılıyor işte, tarih örnekleriyle dolu.

 

Haberin Devamı

AKP’de o gün hazirun cetveli ne vaziyette olur bilemiyorum ama kaba bir hesapla 5 beylerbeyi veya vekilbeyi veya kapıkulu süvari komutanı veya tımarlı sipahi kuvvetleri komutanı gerekecektir.

 

Taarruz sırasında kimler “Eyvallah, eyvallah.../ Kahrımız, kılıcımız düşmana ziyan/ Kulluğumuz padişaha ayan/ Üçler, yediler, kırklar” diye yeniçeri gülbankı seslendirecektir, kim humbara atacaktır, kim çorbacı, kim kaçanı enseleyen topuzlu çavuş olacaktır iyi belirmeleri gerekiyor.

 

CAHİLLER DÖVÜŞÜR

 

AKP hilal taktiği ile Genel Kurul Meydan Savaşı’na hazırlandı diyelim; peki muhalefet ne yapabilir?

 

Biraz tarih vb okumaları gerekiyor. Burada askeri deha gibi, İktidar ve Muhalefet Kuvvetleri Komutanı gibi, anlarmışım gibi savaş taktikleri verecek halim yok; zaten savaş karşıtıyım.

 

Haberin Devamı

Sun-Tzu, klasik eseri “Savaş Sanatı” ne der mesela?

 

“Dövüş ustası olanlar öfkelenmez, kazanma ustası olanlar korkmazlar, akıllılar dövüşmeden kazanırlar, cahiller kazanmak için dövüşürler...”

 

İtişsinler, kakışsınlar, savaş taktiği belirlesinler bakalım.

 

İyi olan kazansın, ne diyeyim başka?..

Yazarın Tüm Yazıları