Paylaş
Güven Savaş Kızıltan’ın çevirisiyle tanıdığım (1874-1936) imzalı aforizmalara sıkça baş vururum, döner döner okurum.
Kraus kafa açıcı, zihin berraklaştırıcı, vurucu, esprilidir.
Gördükçe yiyesim gelen Ahtapot Paul’e, Dünya Kupası finaline, dinlenmiş Başbakan’ın çıkacağı 50 mitinge, Guantanamo mucidi ABD’nin vatantaşı olan Jennifer Lopez’in KKTC’ye “İnsan hakları yok orada ayol” diyerek gelmemesine filan bulaşmadan Karl Kraus’a devredeceğim kalemi.
En sevdiğim ve sıkça tekrarladığım, daha önce de yazdığım aforizması şöyledir: “Tanrım onları bağışla, ne yaptıklarını biliyorlar çünkü.”
Mana çıkarmak isteyen zaten çıkarır...
* * *
- Kültürümüz biri açık olduğunda ikisi kapanan üç çekmeceden oluşur: İş, eğlence ve bilgilendirme.
- Parlamentarizm, politik fuhşun iskânıdır.
- Bir araba hareket halindeyken köpek bunun boşunalığını çoktan kabullenmiş olsa da, ilkece itirazını sürdürür; salt idealizmdir bu. Oysa azimli tavrıyla liberal politikacı devlet arabasına bencil bir amacı olmadan asla havlamaz.
- Kışkırtıcının sırrı, kendini dinleyicileri kadar ahmak göstermesidir; onun kadar zeki olduklarına inansınlar diye.
- Basının misyonu zekâyı yaymak ve aynı zamanda zihnin algılama kabiliyetini tahrip etmektir.
- Berber salt saç kesecek yerde haberlerden söz eder. Gazeteci salt haber verecek yere nüktedandır. Gözü yükseklerdedir bu ikisinin...
- Aydınlar öğrenim alanlarının dışına düşen bir sorunla ilgili olarak söz aldıklarında, öğrenimin değeri en belirgin biçimde açığa vurur kendini.
- Bazıları neden yazıyor? Yazmamak için yeterince karakter sahibi olmadıklarından.
- İyi bir yazar hiç de genelde sanıldığı kadar çok imzasız sövgü mektubu almaz. Yüz eşek arasında eşekliğini itiraf edenlerin sayısı 10’u bulmaz, bunu yazıya döken ise 1 tanedir olsa olsa.
- Şu “x” gibi bu kadar sürede böylesine ünsüz olmuş bir yazar yoktur herhalde.
- Malımız ve kanımız vatan için! Peki ya sinirlerimiz?..
Hey gidi casus romanları
ABD ile Rusya arasındaki casusluk meselesini benim gibi casus romanlarına meraklı olanlar neredeyse nostaljik bir hisle izlemiştir eminim.
John le Carre, Len Deighton, Graham Greene, Dan Leighton, Robert Ludlum ve Ian Fleming favorilerimdir.
Yaz günü şehri basan yağmur yüklü bulutlar ve oluşan gri ambiyans “saha ve hava şartları casus romanı okumaya uygun” sinyali çakıyor.
Viyana’da casus yükünü değiş tokuş eden uçakların görüntüleri de insanı iyice tahrik ediyor...
O zaman bu pazar gününün okuma ödevi casus romanları olsun.
En iyilerini bence Soğuk Savaş yıllarında Britanyalı abilerimiz yazmıştır ama keyfinize, kafanıza göre takılın...
Recep İvedik 2’nin konusu!!!
DIGITURK kumandasında “info” tuşuna basarak programlar hakkında bilgi almak -çoğu zaman- mümkün olabiliyor.
Cumartesi akşamı Recep İvedik 2’yi gösteren Show TV filmi şöyle tanıtıyordu:
“Recep’in tek akrabası, kendisi gibi kıllı ve oldukça yaşlı babaannesidir...”
“Bu info notunu yazan kişiye filmin devam bölümlerinin senaryo aşamasında kesinlikle başvurulmalı” diye düşünürken twitter aracılığıyla espriyi patlattı bir arkadaş:
“Aaaa! Oldu mu şimdi ya? Bütün konuyu yazmışlar!
Paylaş