"...Vali verince, hükûmet verdi sanılıyormuş. Her olumlu faaliyetin primi, iktidara gider. Köylere yolu da, suyu da, devlet kesesinden getirirsiniz, bedava okul kitaplarını, gene devletin imkánlarıyla karşılarsınız. Fakat vatandaş, bunu, siyasi iktidarın hizmeti olarak değerlendirir. Seçimlere az bir zaman kaldı diye, bütün icraat duracak mı? Valinin, oy karşılığı çamaşır makinesi, buzdolabı dağıttığı belirtiliyor. Başka bir vali ya da kaymakam da, kömür ve erzak dağıtıyor. Bunu, siyasi rüşvete bağlamak çok yanlış. Mülki erkán, ’oyunuzu AK Parti’ye verin’mi diyor? Ama, Yüksek Seçim Kurulu (YSK), aşırı titiz davranarak Tunceli’deki beyaz eşya dağıtımına yasak koyduysa, bu karara da uymak lázım. İçimize sinmese dahi, hukuk, YSK’nın değerlendirmelerine saygı duymayı gerektiriyor..."
İlginç bir iyimserlik.
Tabii Nazlı Hanım, tabii... Siz nasıl derseniz öyledir.
Seçim mi? Tesadüf canım.
Geçen gün bizim eve de mandalina ağacı yardımı yapıldı.
Suyu olmayan köye çamaşır makinesi verilmesi de tuhaf değil tabii. Yatırım olamaz.