Olmayan parayı harcama planı

MİLLİ Piyango'nun yılbaşında vereceği büyük ikramiye açıklanır açıklanmaz, Türk Haber Klasikleri'nden biri ısıtılarak önümüze çıkarılır: ‘‘Bu parayla neler yapabilirsiniz?..’’

Sonra da hakikaten abuk bir liste sunulur... Şimdi vereceğim rakamlar uydurma ama liste böyle oluyor genellikle: 800 adet Şahin otomobil, Zımbırtı Evleri'nden 150 daire, 900 bin CD Player, 100 Arap atı, 8 milyon şişe meşrubat, 1 milyon cep telefonu...

Haberi yazan arkadaş, biraz daha yaratıcı bir günündeyse ‘‘İkramiyeyi 1 milyon liralık banknotlar şeklinde alırsanız, bu paraları uç uca ekleyerek dünyanın çevresini 2,5 kez dönebilirsiniz’’ gibi cümleler de kurabiliyor.

***

Her sene bu haberi okurken ‘‘İnsan niye 800 tane Şahin otomobil almak ister ki?..’’ diye düşünür, sonra da paranın bana çıkması durumunda neler yapacağımı planlarım.

Ama planlarım tam ikramiye üzerinden olmaz. Çünkü hiç tam bilet almam, hep çeyrek... Olsun, çeyrek biletle bile şahane hayaller kurabiliyorum.

Bir kere kafadan tekne alıp dünyayı gezmeye çıkıyorum. Sadun Boro'nun anılarını okuyarak büyümüş bir kuşağın temsilcisi olarak tekneyle dünya turunu es geçmem zaten düşünülemez.

Galatasaray'a baba bir oyuncu transfer etmeyi düşündüğüm de oluyor. Ama çeyrek biletle alınacak oyuncudan Cimbom'a fayda gelmiyor. Hesaplarıma göre ancak Ferençvaroş'un sağ bekini filan alabiliyoruz...

Otomobil kullanmayı bilmediğimden Ferrari'yle filan işim olmaz. Ferrari alıp şoföre kullandırmak zaten saçma olur. Bu arada Land Rover alıp şoföre kullandırtan arkadaşlara da bu vesileyle bir selam çakmak isterim. Sizce de saçma bir şey değil mi bu?..

***

Paranın yarısını cebe indirip, kalanını sevdiğim insanlara eşit olarak dağıtmak fikri de güzel. Ama ‘‘Para çıkınca da böyle asil asil düşünür müyüm?’’ sorusunun cevabını hala verebilmiş değilim. Bu da böyle...

Ev almak her zaman iyi bir fikir. Ama site insanı olarak yaşayamayacağımı da biliyorum. Kasımpatı Evleri, Zuhuratbaba Konakları başkalarının hayallerini süslesin. Ev sahibim satarsa, oturduğum evi almak isterim ama...

Sosyolojik araştırma amacıyla gittiğim Akmerkez'de görmüş olduğum bilmemkaçbin dolarlık televizyon irisini kesin alırım. O kadar çok para bulsam zaten evi küçük çaplı bir sinemaya çevireceğim kesin.

Bir de amazon.com'a girip ellerim titreyerek sipariş ettiğim çizgi romanları, koliyle eve indirebilecek duruma gelmek isterdim tabii. Sonra hiç evden çıkmadan bütün gün oku... Ne güzel!

***

Zenginin malı, züğürdün çeneseni yorarmış. Benimki de o hesap oldu. Fakat bu hale gelmemin bir sebebi var elbet.

MasterCard, 6 ayda bir MasterIndex adında bir araştırma yapıyor.

Türkiye'nin 7 bölgesinde 1200 yetişkine ‘‘Elinize fazladan 20 bin dolar geçse ne yapardınız?’’ diye sormuşlar bu kez.

Cevaplar arasında ilk sırada ‘‘Ev alırım’’, ikinci sırada ‘‘Tasarruf amaçlı kullanırım’’, üçüncü sırada ise ‘‘Otomobil alırım’’ bulunuyor.

20 bin dolar, 33,5 milyar TL gibi bir şey yapıyor. Bu para alınacak ev, açık konuşmak gerekirse çok iyi olmaz. Otomobil zaten benim açımdan gündem dışı. Tasarruf desen, yani tabii iyi bir şey, sorsam annem de bunu tavsiye eder ama ben herhalde çatır çatır yerdim o parayı.

Şu anki duruma göre bana 20 bin dolar gelmesi diye bir şey söz konusu değil. O yüzden rahat rahat atıp tutuyorum. Ama sizi yanlış yönlendirmek istemem.

Bu sebepten yakın arkadaşlarımdan 5 tanesini aradım ve bu soruyu yönelttim. İlk etapta aramızda geçen ‘‘Ağbi saçmalayacaksak, ben kapatayım işim var... Kafayı mı yedin?.. Ne 20 bin doları be!’’ türü konuşmaları aktarıp vaktinizi çalmayacağım.

5 kişinin tamamı ‘‘Yerim’’ dedi. ‘‘Nasıl yersin?’’ diye sorduğumda da ‘‘Buğulama yaparım’’ diyen şuursuz bir arkadaşın dışında hepsi ‘‘Çatı çatır yerim ağbi’’ cevabını verdi. Bu bilgiyi kayıtlara nasıl geçirirsiniz bilemiyorum. Ben görevimi yapmış bir insanın rahatlığıyla eve doğru akıyorum...
Yazarın Tüm Yazıları