BİR süre önce güvenlik sağlanamayacağını öne sürerek İstanbul'da Şampiyonlar Ligi maçı oynatmayan UEFA'nın, 2005 yılı Şampiyonlar Ligi finali için İstanbul'u seçmesi güzel bir gelişme.
Olimpiyat Stadı (bilmeyenler için söylüyorum) gidilmesi zor, fakat gidildiği zaman -hava da güzelse- çok memnun kalınacak, güzel bir tesis.
Şampiyonlar Ligi'nin final maçı mayıs ayı sonlarında oynanacağı için, hava da çok güzel olacaktır.
Haber duyulduktan sonra pek çok arkadaşım ‘‘Bak bir de Galatasaray taraftarı beğenmiyordu burayı, n'abeeeer?’’ şeklinde tacizde bulundu. Hepsini bu hafta sonu oynanacak Bursaspor maçına davet ettim; biri bile ‘‘Gelirim’’ demedi.
Şimdi bu haberin ardından 2005'in Mayıs ayı sonlarına kadar yaşanabilecek şeylere bir göz atalım.
Ali Müfit Gürtuna, bu sabah itibariyle stada iki şerit gidiş-iki şerit geliş olmak üzere ilave yol yapılacağını duyuracak. Yerel seçim vaatleri kapsamında gaza gelen diğer adaylardan sırasıyla şöyle öneriler gelecek:
- Ben 6'şar şerit yaptıracağım.
- Ben metro bağlayacağım.
- Ben tren hattı kuracağım.
- Ben taraftarı evden kuryelerle aldıracağım.
- Ben teleferik kuracağım. (Bu öneriyi yapan aday, daha sonra ışınlamayla kitleleri taşıyabilecek bir sistem bulduğunu açıklayacak. Arkadaş Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'ne sevk edilecek.)
Finali izlemek üzere gelecek yabancı taraftarlara İstanbul'u güzel göstermek için stat çevresinde de düzenlemelere gidilmesine karar verilecek.
Bu kapsamda, gecekondular kaldırılacak yerine Beykoz Konakları gibi bir şey kurulacak. Hatta Beykoz Konakları içinde oturanlarla birlikte bölgeye taşınacak.
Bölgeyi renklendirmek amacıyla ‘‘OlimpikLaila’’ adı altında bir kulüp açılmasına, kulübe manzara olması açısından stat yakınındaki vadinin doldurularak suni göle çevrilmesine karar verilecek.
Stat için gösterdikleri çabalar göz önüne alınarak rüzgar panellerinin birine Özhan Canaydın Paneli, diğerine Ali Dürüst Paneli adı verilmesi önerilecek. Fenerbahçe ve Beşiktaş'ın yönetim kurulları, stadın milli servet olduğunu söyleyerek buna karşı çıkacaklar.
Özhan Canaydın, kendi adını taşıyan panelin açılışı sırasında ‘‘Galatasaray'a böyle bir tesis kazandırdığımız için kıvançlıyız. Avrupa'da da paneller kurarak gurbetçi vatandaşlarımızdan Galatasaray için 20'şer Euro toplamayı planlıyoruz’’ diyecek.
UEFA maça bir hafta kala yazılı bir açıklama yapacak. Açıklamada milletvekilleri ve yakınlarının, bürokratlar ve yakınlarının, güvenlik güçleri ve yakınlarının, diğer resmi kuruluş yetkilileri ve yakınlarının davetiye taleplerinin karşılanması durumunda, stada gözlemci bile sokulamayacağı belirtilecek.
Finalde karşılaşacak Juventus ve Real Madrid kulüpleri de, üretilen korsan forma, kaşkol, bayrak gibi ürünlerle ciddi mücadele edilmediğinden şikayet edecekler.
Juventus sözcüsü, ‘‘Bazı siyah beyaz ürünlerin üzerinde 'Forza Kartal' yazdığını tespit ettik. Forza'yı biliyoruz haliyle de, Kartal ne demek ve Juventus'la ne alakası var? Bir de Altay ne demek?’’ şeklinde bir konuşma yapacak.
Bu arada maç öncesinde statta arama yapan yetkililer, bir grup Galatasaray taraftarıyla karşılaşacak. Taraftarlar sezonun bittiğini fark etmediklerini söyleyecekler. UEFA temsilcisi ‘‘Bana İkinci Dünya Savaşı'nın sürdüğünü sanarak bir adada bekleyen Japon askerini hatırlattılar’’ diyecek. UltrAslan, ‘‘Sensin Japon, hepimiz Hagi'yiz’’ şeklinde tepki bildirisi yayınlayacak.