Paylaş
Her türden felaketin en önce ve en sert vurduğu kültür, sanat, eğlence dünyası pandemi sürecinde de çok ağır darbe aldı.
Önceki gün İngiltere’de yayınlanan bir araştırma müzik sektöründe çalışanların yüzde 64’ünün “mesleği bırakmak” noktasına geldiklerini ortaya koyuyordu.
Pandemi süreci başlarken yapılan benzer bir araştırma, katılımcı müzisyenlerin yüzde 20’sinin yakın gelecekle ilgili “umutsuz” olduklarını ortaya koymuştu; çaresizlik nasıl katlanarak büyümüş siz hesap edin...
Müzik dünyasında epeyce arkadaşı olan biri sayılırım. Tanıdıklarım sadece müzisyenlerle kısıtlı değil, “büyük müzik ailesi”nde ışıkçıdan konser organizatörüne, DJ’den yapımcıya pek çok dostumun madden ve manen yaşadıkları sıkıntılara şahidim...
Daha önceleri 2021’de işlerin yoluna gireceğini düşünen bazı “iyimserlerin” bile enseyi kararttıklarını görmek kalbimi de umudumu da kırıyor.
Dünyanın en büyük “konser üretim merkezi” olan dev Live Nation, 2019’da 2.64 milyar dolar ciro yaptığı dönemde bu yıl 141 milyon dolar civarında kaldığını açıkladı.
Kayıp müzik cephesinin her alanında çok büyük ki bunu sanat dünyasının diğer alanlarında da benzer şekilde görmek mümkün.
Kötü haber teker teker gelmiyor. Mesela 1998’den beri markasını müzikle bütünleştiren enerji içeceği devi Red Bull müzikten tamamen (plak şirketi kalıyor sadece) çekileceğini duyurdu.
Geçen yıl meşhur Red Bull Academy ve radyoyu kapatma duyurusunun ardından gelen bu müzikten tamamen çekilme haberi haliyle soğuk duş etkisi yarattı.
Dünyanın önemli şehirlerinde kurduğu stüdyolarla, desteklediği/düzenlediği festivallerle, eğitim programlarıyla müzik dünyasında hatırı sayılır bir figüre dönüşen markanın böyle çekilmesi hazin...
Peki hiç mi iyi haber yok kültür-sanat dünyasında?
Devlet Tiyatroları perdelerini açıyor ki Bülent Emin Yarar’ın ‘Hamlet’i için biletleri cebimize koyduk bile...
Sonra eski ve eskimez dostum, İstanbul Caz Festivali başladı dün akşam...
Ortalama 300 kişi olacak performanslar sırasında ancak konserlerin kayıtlarını tek tek veya tamamen “online” izlemek de mümkün olacak çok makul bir ücret karşılığında.
Daha önce İstanbul Müzik Festivali’nde ve Sinema Festivali’nde bu tarz uygulamalarla başarı sağlayan İKSV, Caz Festivali’nin bilet satışlarında da yüzde 80’leri 90’ları yakalamış gibi duruyor.
Sponsorlara da bilet alarak konsere gidenlere de “online” izleyerek destek verecek seyircilere de şimdiden teşekkürler...
Ayyuka, Pitohui ve Yasak Helva’nın 8 Eylül’de Feriye’deki performansları için de hazırlıklarımı tamamladım. Müziği, konserde olmayı o kadar çok özledim ki...
Tek tek, küçük küçük şenlik ateşleri yanıyor konser alanlarından, sahnelerinden, kentin farklı ve bir kısmı ezberbozan köşelerinden...
Canımız müzik insanları, hayatlarımızı anlamlı kılan sanatçı dostlarımız, oyuncular, sahne amirleri, gişe memurları, dekorcular çağırıyorlar; bu davete (kurallara uyarak, önlemleri alarak) icabet etmemek olmaz...
Sahneler kuruluyor, yalnız bırakmak hiç olmaz...
Paylaş