Paylaş
Sneijder’in 4. dakikadaki mükemmel gol vuruşu erkenden çözülebilecek bir maçı işaret ediyordu.Ancak kader kartları hızla tersine dağıtmaya başladı.
23. dakikada Galatasaray’ın omurgasında ve genetik hafızasında kilit durumda bulunan Selçuk İnan ve Hakan Balta saha dışına çıkarken duraklama ve gerileme dönemi de başlamış oldu.
Topa hâkim olsa da kendisine hâkim olamayan 2015 model Galatasaray devreye girdi.
Sneijder, Chedjou ve Olcan dışında maçın içinde bir oyuncunun bulunmadığı ve yaklaşık 50 dakika süren bir uyku sürecine geçti Galatasaray.
GÖRKEMLİ DÖNÜŞ
Bitkisel hayatta görüntüsü veren Yasin ve benzerlerini isim isim saymaya gerek yok; maçı seyredenler ne demek istediğimi zaten anlayacaktır.
Bu bitik manzaraya rağmen Podolski’nin cansuyu niteliğindeki golü ve Olcan’ın fırsatçılığıyla yattığı yerden kalkmayı başardı Galatasaray.
Ancak futbol 3-5 kişiyle ve karakterini çok sevsem de alınganlığına mana veremediğim Hamza Hamzaoğlu gibi hocaların refakatiyle galibiyet getirmeyen bir oyun.
Görkemli geri dönüş hikâyesi dalında Oscar heykelciğini kapan Hikmet Hoca oluverdi işte.
3 PUAN UÇURULDU
Galatasaray Rize’de cebine koyduğu 3 puanı düşürdüğü için istediği kadar bahane üretebilir.
Rizesporlu Koray’ın kendisi açısından üzücü sportmen kimliğini, hakemin Umut Bulut’u iki haksız sarı kartla saha dışına itmesini vesaire siper edinebilir ki; boştur bu çabalar.
Bu bahanelerin hiçbiri gerçeği örtmeye yetmeyecektir.
Sahadakilerin hali birkaç oyuncu dışında çoook ama çooook hazindi, eyvallah ama...
Galatasaray bu maçı aslında akılsız yönetildiği için kaybetmiştir.
Hem saha kenarında, hem de transfer korkağı, gücünü tartamayan Dursun Özbek liderliğindeki şaka gibi yönetim katında uçuruldu cepteki 3 puan.
Yazık...
Paylaş