İnek Gülsüm Bal Ayı ve Bobo Kartal

Hayatımda duyduğum en tatlı inek ismi: Gülsüm...

Soruşturma başlamadan bitmeliymiş aslında!

Müfettiş: İnek nerede?

Vatandaş: Gülsüm’ü mü soruyorsun?

Müfettiş: İneğin adı mı Gülsüm?

Vatandaş: Evet. Horoz arkadaşı Hünnap’la muhabbet ediyordur haylaz; dur çağırayım.

Müfettiş: Gerek yok, soruşturma kapanmıştır. Gülsüm diye bir inek tanıdım ya yeter bana.

* * *

Doğu sınırımızda bir orman köyünde yaşayan iki sevimli ihtiyar da buldukları öksüz yavru ayıya Bal adını takmıştı geçen ay.

Oyuncak gibi, haylaz bir ayı yavrusu iki ihtiyarın peşinde koşturuyor.

Yorulunca ihtiyar köylü kadının kucağında postu serip uyuyor.

Gündemin nasırlaştırdığı yürekleri pamuk helva kıvamına getiren hadiseler.

İneğe Gülsüm, ayıya Bal adını takan canım insanımın yanaklarından makas almak istiyorum.

Rahmetli Dana Ferhat’a, Kadıköy Çarşısı’nın kadrolu elemanı Kaz Rodi’ye de selam olsun!

* * *

Pardon, bu arada!..

Iğdır’da ayağı kırık yavru bir kartal bulunmuş.

Uzmanlar ayağını alçılayıp iyileştirdikten sonra, doğaya salınacakmış.

Çarşı bir zahmet uyumasın ve büyük ihtimalle Beşiktaş’ın şampiyonluk kutlamalarına katılmak üzere memleketimze gelmiş
yavru kartala sahip çıksın.

Adını büyük başkan Süleyman Seba’nın şerefine Süleyman koysunlar, bakımını üstlensinler mesela.

Veya Bobo. Kartal Bobo/Bobo Kartal... Kulağa hiç fena gelmiyor vallahi.

Ekranda Siyam İkizi efekti

SABAH 7-9 haber kuşağını NTV-CNN Türk-Habertürk arasında karışık teknik gezerek takip etikten sonra, o saatte Japonya futbol liginden canlı maç yayını filan yoksa Parametre’de demir atıyorum.

Enis Berberoğlu ve Bilal Çetin Ankara’da, Yiğit Bulut İstanbul’da.

Enis Ankara’ya gittiğinden beri iyice görüşemez olduk.

Parametre sayesinde bir nevi sevdiğim bir abim, bir dostumla hasret giderdiğimi düşünüyorum.

Bu sayede bir yandan da gündeme hakim olduğum düşünülürse, evinde kedisiyle oturan bir adam için gayet kârlı bir alışveriş.

Ancak dikkatimi çeken, çekmekle de kalmayıp “Uyy!” diyerek titrememe yol açan bir detayı da bu vesileyle vurgulamalıyım.

Programın üç yorumcusu da ekranda vesikalık fotoğraf kadrajıyla belirmekte.

Normaldir ve doğrudur.

Fakat Enis de Bilal Bey de Ankara Temsilcisi ciddiyetiyle siyah veya laci ceketlerle gezen iki insan.

Bir de ekranda ikisinin vesikalık kadrajını omuz omuza birleştirince, ortaya -evlerden ırak- bir Siyam İkizleri görüntüsü çıkıyor.

Yiğit Bulut’un saks mavisi ceket açılımı olmasa Siyam Üçüzleri’ne kadar da yolu var.

Hele Bilal Çetin sağ elini, Enis sol elini oynatmıyor mu?

Hiii, annecim!

Bakü-Ceyhan Boru Hattı filan hikaye, seyirci ürküyor, ürkebiliyor.