Paylaş
Başbakan Erdoğan'ın "Sakallılardan Engels"e ihtiyacı olabilir...
Kurduğum cümlenin kendisini imha edecek derecede saçma durduğunun farkındayım ama açıklayabilirim sevgili dostlarım...
Soma'daki büyük maden facianın ardından açıklama yaparken tarihte haniyse "Tunç Çağı'nda da ölenler vardı... Cilalı Taş Devri'ni hatırlayınız... Sanayi Devrimi'nin fıtratında var bu ölümler" noktasına kadar inen Erdoğan'a haliyle tepki gösterildi.
İşte "Sakallılardan" Friedrich Engels bu noktada devreye girebilir, hem Erdoğan'ı hem de "söylev ve demeçlerine malzeme taşıyan" ekibe nefes aldırabilir.
Malumunuz, Engels, Karl Marx'la birlikte "Komünist Manifesto"yu kaleme alan kişidir.
1845'te, henüz 25 yaşındayken yayınladığı "İngiltere'de Emekçi Sınıfların Durumu" ilk önemli eserleri arasında gösteriliyor.
Engels bu kitabında Sanayi Devrimi sonrasında İngiltere'de yaşanan toplumsal değişimi anlatırken, emekçi sınıfların berbat çalışma ve yaşama koşullarını da detaylarıyla aktarır.
Başbakan Erdoğan, 2014'te yaşadığımız bu büyük acıyı 100-150 yıllık örneklerle karşılaştırarak "aklamaya" çalışmakta ısrarcıysa, pekala bu kitaptan da faydalanabilir diye düşünüyorum.
Bende 1974'te Oktay Emre'nin İngilizce baskısından yaptığı çeviriyle yayınlanan Gözlem Yayınları baskısı var.
1844 yılında maden işçilerinin çalışma koşulları ve yaşadıkları sorunlar kitabın 361'inci sayfasından itibaren detaylı ve yürek yaralayıcı bir şekilde aktarılır.
Uzun uzun alıntılama imkanım yok fakat...
"...Elleri ve dizleri üzerinde sürünerek kömür taşıyan kadınlar ve çocuklar, bir zincir ya da bir kayışla tekneye bağlanırlar. Arkada duran biri de tekneyi elleri ve başı ile iter..."
"Asllnda (madende çalıştırılan çocukların) dinî konularda bilgisizlikleri daha önce çeşitli örneklerle göstermiş olduğum fabrika işçilerinin cahillikleriye karşılaştırıldığında çok önemsiz kalır... Dinî bilgileri yeminden öteye geçmez..."
"...Kömür ve demirin taşınmasında çalışan gençler ve çocuklar aşırı yorgunluktan şikâyet ederler... Eve gider gitmez kendilerini döşeme ya da ocağın önüne atmalarına, ağızlarına bir lokma bile koymadan uyumalarına, uyurken yıkanıp yatırılmalarına sık sık rastlanır..."
"(Sindirim hastalıkları ve yetersiz vücut gelişimini yanı sıra) nefes darlığı, nabız yüksekliği (dakikada 100'den fazla) şiddetli öksürük, aşırı zayıflık ve takatsizlik hızla işçiyi çalışamaz hale getirir,hemen hemen her vaka ölümle sonuçlanır..."
Birkaç alıntı yapıp gerisini Başbakan Erdoğan'a ve yetenekli metin yazarlarına bırakmak gerekiyor.
Sakallılardan Engels'in 170 yıl önce İngiltere'deki maden koşullarını aktardığı kitaba "şöyle bir hızlıca göz gezdirdikten" sonra hemen bir konuşma patlatabilir:
"Eyyyy Kıralıça! Eyyy İngilterrra! Siz maden işçisi öldürmeyi iyi bilirsiniz!"
Bu sırada Engels'in kitabını kürsüden sallaması da etkili olacaktır!
Paylaş