Paylaş
Aslında, ekonomik ve sosyal bakımdan çok iyi durumdaki okulların eğitimcileri de aynı sorunları dile getiriyorlar.
Birisi, aileler yoksul, eğitimsiz, ilgisiz diye yakınıyor. Diğeri de, aileler meşgul, işleri nedeniyle yoğun ve ilgisizler, çocuğun her türlü maddî ihtiyacını karşılayınca çocukla ilgilendiklerini sanıyorlar diye yakınıyor.
Sanırım her ikisi de haklı. Ama bu, eğitimcilerin sorumluluğunu daha da artırıyor.
* * *
Toplumu, dünyayı dönüştüren, çevresini etkileyen güçlü kişiliklerin genellikle olumsuz koşullardan çıktığını unutmamak gerekiyor.
“El bebek gül bebek” büyütülen, istedikleri her şey anında yerine getirilen çocuklar, hayatın zorluklarıyla karşılaştıklarında bocalıyor, tökezliyorlar.
* * *
Hayat, insanlara fırsatları eşit şekilde sunuyor aslında.
Sadece bazıları şanssız olduğunu sanıyor.
HER ACININ İLACIDIR ZAMAN
Başımıza gelen bir olumsuzluğu, dünyanın sonu olarak görme eğilimindeyiz.
Bu sıkıntı artık peşimizi bırakmayacak, ömrümüz onunla geçecek sanırız.
Oysa zaman her şeyin ilacıdır.
Birine derinden kırılmışsa, yaralanmışsa kalbimiz, bir gün geçecektir.
Kin, nefret ve öfkemiz kabarmış, fokur fokur kaynıyorsa içimiz, bu da geçecektir.
Bir yıkım yaşamış, bir yakınımızdan ihanet görmüş, önemli bir işimiz olmamış ve acının ateşi başımızda yükseliyorsa bu da küllenecek, bu da sönecektir.
Zaman her olumsuzluğu yenecektir.
Bugün kızdığımız, üzüldüğümüz, uykularımızı kaçıran şeyler, yarın hatırlamakta zorlandığımız olaylar hâline gelecektir.
Önemli olan başımıza gelenler değil, bunlara verdiğimiz tepkidir.
Yarın önemsiz hâle geleceği kesin olan bir konuya, bugün gereğinden fazla anlam yüklemek doğru değildir.
* * *
Bugün yaşadıklarını yarının gözüyle okuyanlar ve karşılığını ona göre belirleyenler büyük insanlardır.
Paylaş