New York'ta yatırım zirvesi

Türkiye ile Amerika Birleşik Devletleri (ABD) arasında bir türlü düşmeyen tansiyonun ekonomide yarattığı sorunları azaltmak için iş dünyası bir süredir devrede. Bu köşede son iki haftadır yazdığım gibi Türkiye’nin en güçlü iş dünyası örgütleri muhatap oldukları örgütler ve iş insanları ile görüşmeler yapıyor. Yatırımların kesintiye uğramaması için çaba harcıyor. Bu çalışmaların somut adımlarından biri ve belki de en önemlisi önümüzdeki günlerde gerçekleşecek. Türkiye-ABD İş Konseyi (TAİK) 2007’den beri yani 9 yıldır ‘Türkiye Yatırım Konferansları’ düzenliyor. Geçtiğimiz yıllarda gerçekleşen Türkiye Yatırım Konferanslarına, her yıl ortalama 250 kadar yatırımcı katılıyor. İşte bu konferans bu yıl 26 Eylül Akşamı New York’ta bir gala yemeği ile gerçekleşecek. Konferansın Türkiye’den katılımcıları çok önemli. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak ve Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan’ın dev fonların üst düzey yöneticileri, finans dünyasının önemli oyuncuları, yatırım bankalarının temsilcileri, girişim sermayesi firmaları ve doğrudan yatırım ile ilgilenen 400’ü aşkın katılımcı ile buluşacak, onları dinleyecek...

TL ALGISINI GÜÇLENDİRMEK

TAİK Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ toplantının önemini “İki ülke ilişkilerinde, her bir adımın daha kritik hale geldiği böyle bir dönemde; gerek portföy yöneticilerine, gerekse doğrudan yatırım yapan küresel firmalara hitap ederek, Türkiye’nin sağladığı yatırım imkanlarını birinci ağızdan anlatmak çok önemli” sözleriyle açıklıyor ve şunları söylüyor: “Buradaki en önemli hedeflerimizden biri doğal olmayan yöntemlerle çarpıtılmış TL algısını, dünyanın finans merkezinde, New York’ta, güçlendirmek olacak. Etkinlikte bizimle olacak üst düzey karar vericilere Türkiye’nin ekonomik gücünü, zorlukları nasıl aşabildiğini aktararak, ekonomimizin sağlamlığını anlatıyor olacağız.” TAİK Başkanı etkinliğin planlamaları için Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ve Yatırım Ofisi Başkanı Arda Ermut ile yakın temasta olduklarını söylüyor.


Etkinlik mekanı olarak seçilen Gotham Hall 1922-24 Greenwich Savings Bank olarak inşa edilmiş, eski Amerikan mimarisini ihtişamlı bir şekilde gözler önüne seren, Amerikan finans tarihi için son derece önemli bir mekan.

Yalçındağ’ın verdiği bilgilere göre etkinliğe iş dünyasından da ciddi destek var. Etkinliğin ana sponsoru Türk Hava Yolları. Diğer destekçiler arasında Akkök, Ata, Çalık, Denizbank, Halkbank, Limak, Sabancı, TAV, TUSAŞ, Turkcell ve Turkven gibi TAİK üyeleri var. Yalçındağ “Tüm bu karmaşık sorunlara rağmen hayat devam ediyor. Elimizde var olanı yaşatmamız, en iyi şekilde devam ettirmemiz lazım. İş dünyası olarak, iki ülke arasında işler düzelecek diye beklemeden mevcudu koruyarak, yeni kanallar, yeni işler bularak devam etmek durumunda olduğumuzu düşünüyoruz” diyor.Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’de o toplantıda olması tabii ki yatırım çevreleri için güçlü bir mesaj. Ancak işleri hiç kolay değil.

HALİÇPORT’A SOFİTEL YA DA ORİENT EXPRESS GELECEK

AccorHotels Grubu Fransız merkezli bir otel işletmecisi grup. Bünyesinde Swissotel dışında Raffles, Fairmont, Sofitel, Orient-Expresss gibi lüks zincirler, Novotel, İbis gibi orta segment oteller olmak üzere 29 markaya 650 bine yakın yatağa sahip. Türkiye’de ise 47 oteli var. 2005’de Akfen Grubu ile Novotel ve İbis’i açarak geldi. Son olarak Fettah Tamince ile stratejik ortaklık yaparak Rixos markasını da bünyesine aldı.Tamince’nin İstanbul’da önemli bir yatırımı var Haliçport projesi. 2013’de ihaleyle 1 milyar 346 milyon dolara alınan proje ile ilgili önemli adımlar atılıyor. 4 otel bir yat limanı ve 3-4 müzenin yer alacağı proje yıkımın yakında başlanacağını açıklamıştı. Öğrendiğime göre bölgede yer alacak lüks segmentli otellerle görüşmeler başlamış. Bunlardan biri Mandarin olarak biliniyor. Stratejik ortak olan Accor’dan hangi oteller gelir? Bu soruyu da Accor Grubu’nun Türkiye CEO Murat Kadaifçioğlu’na sordum. Raffles ve Fairmont’un İstanbul’da olduğunu hatırlatan Kadaifçioğlu “Aynı şehirde ikinci otel açma stratejisi yok” diyor.
Görüşülen markaların ise “Sofitel ve Orient Express olabileceğini belirtiyor. Kadaifçioğlu sıkıntılı bir süreçten geçse de Türkiye’nin turizmde büyük bir başarı yakaladığını söylüyor ve “Hayat devam ediyor. Türkiye’nin en önemli sektörü turizm. Her sektör zordayken ayakta kalan ve yürüyen tek sektör turizm oldu. Değerini bilip dikkatli davranmak gerek” diyor. Haliçport projesi sanatçı Ahmet Güneştekin’in “Ölümsüzlük Odası” eserinin yapım süreciyle gündemde. Ekonomideki zorluklara rağmen başlaması ne kadar sürer zaman gösterir!

SWİSSOTEL HEM KUZEYE HEM GÜNEYE
BU arada grupla ilgili ilginç bir bilgi daha aldım. Accor Grubu’nun isim hakkına sahip olduğu Swissotel, hem Kuzey hem de Güney Kıbrıs’ta yeni otel açılışına hazırlanıyor. Dünyanın lüks segmentte en önemli otel markalarından Swissotel’in Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde açılıyor olması çok önemli. Çünkü KKTC’ye yönelik uluslararası markalar açısından ambargo var. Peki bu ambargo nasıl aşılmış? CEO Kadaifçioğlu’na bunu da sordum. Dubai’den bir yatırımcı ve bir KKTC yatırımcısı anlaşmış. Yatırımcı local olunca markanın gelmesi de mümkün olmuş. Kadaifçioğlu Swissotel’in 2019 sonu veya 2020’de açılacağını belirtti.Bakalım Swissotel KKTC’nin ilk uluslararası zinciri olabilecek mi?