YIL 2003... Nakkaştepe’deki Koç Holding binasında Genel Kurul toplantısı yapılıyor. Toplantı önemli. Çünkü Ankara Çengelhan’da küçük bir bakkal dükkanından doğan Koç Grubu’nda yeni bir bayrak değişimi var.
İş dünyası yastaİş dünyası yasta1984’te yönetim kurulu başkanı olan Rahmi Koç, görevini büyük oğlu Mustafa Koç’a devrediyor.
Türkiye’nin cumhuriyet ve sanayi tarihinin bir izdüşümünü yansıtan Koç Grubu’nda yeni bir dönem başlıyor. Rahmi Koç gözleri dolu, sesi titreyerek, “Zamanı geldiğinde çekilmesini bilmenin fazilet olduğunu” söylüyor.
Türkiye’nin yaşadığı en sert kriz yılları. Ekonomi çevrelerinde üçüncü kuşağa geçen Koç Grubu için seslendirilmese de kuşkular var. Ancak aradan geçen 13 yıl o kuşkuları boşa çıkarıyor. Ve Mustafa Vehbi Koç, 1984’te Tofaş Oto’da satış elemanı olarak başladığı Koç Grubu’nu bugün Türkiye’nin açık ara en büyük grubu olarak bırakıyor.
Koç Grubu’na bir Koç daha ekleyerek başarısını ispatlayan ve hiç beklenmedik anda yaşama veda eden Mustafa Koç, 1960 yılında dedesi Vehbi Koç’un İstanbul’a taşındığında aldığı Şişli’deki Çankaya Apartmanı’nda doğuyor. Çocukluğu da dedesinin bugün hayata ilişkin değerlerini oluşturan kurallarını içselleştirerek şekilleniyor.
Liseyi İsviçre’de Lyceum Alpnium Zuoz’da yatılı okuyor... ABD’de George Washington Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun olduktan sonra da Türkiye’ye dönüyor.
Türkiye’nin dünyada en çok çay içilen ülkelerden biri olduğunu iyi bilen firmanın yöneticileri ülkemizdeki ilk çay dükkânı için de çalışmalara başladı. Starbucks zaten birçok yerli ve yabancı markadan önce bu gerçeği görüp çay ve Türk kahvesi seçeneklerini de mevcut Starbucs’larda mönüye eklemişti.
Starbucks markası, 1971’de Amerika’nın Seaatle kentinde doğdu. İki öğretmen ve bir yazar, markanın adını Moby Dick romanının ana karakteri Starbuck’tan ödünç aldı.
Starbucks’ın küçük bir kafeden, küresel bir kahve zincirine dönüşümünde, ortaklığa sonradan katılan Howard Schultz’un İtalya’daki cafe barlardan etkilenmesi büyük rol oynadı.
Starbucks’un Kuzey Amerika sınırları dışında ilk mağazası Japonya’nın başkenti Tokyo’da açılmıştı. Bugün 65 ülkede 21 binin üzerinde mağazası var. Kahve satın alınması ve kavrulmasında dünyanın bir numaralı şirketi. Yani bugün dünyada kahve denilince akla gelen ilk şirketlerden.
Ancak geçen yıl Starbucks, bu özelliğini değiştirecek sürpriz bir adım attı. Atlanta menşeli ünlü “Teavana Çay” zincirini, 620 milyon dolara satın aldı. Starbucks nasıl kahve ile ilgili her türlü ürünü satıyorsa, bu zincir de çay kaşığından fincana kadar çayla ilgili her türlü malzemeyi satıyor.
Çok değil bundan iki yıl önce iş dünyasının özellikle yurtdışındaki en etkili kuruluşu hangisidir diye sorulsa yanıtınız ne olurdu? TÜSİAD mı derdiniz, TOBB mu, yoksa iktidara yakın MÜSİAD mı?
Hayır, hiçbiri! Muhtemelen Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu, yani kısa adıyla TUSKON olurdu.
55 BİN ÜYESİ VARDI
Fethullah Gülen Cemaati’ne yakınlığıyla bilinen TUSKON, özellikle dünyadaki Türk okulları ile iç içe geçen bir yapılanma içinde birçok ülkede etkin bir örgütlenmeye sahipti. TUSKON’a üye işadamları yurtdışındaki okulları destekliyor, bunu yaparken okulların bulunduğu ülkelerdeki pazarlara da açılıyorlardı. Bu pazarlardan gelen kaynağın bir bölümü yeni okullara gidiyor, bu da yeni pazarları beraberinde getiriyordu.
TUSKON 1990’larda Anadolu’nun farklı illerinde kurulan işadamı örgütlerinin 2005’te bir federasyon çatısı altında buluşmasıyla kurulmuştu. Resmi olarak bilinmese de Başkan Rıza Nur Meral’in verdiği bilgilere göre 140 bin şirketi temsil eden 55 bin üyesi vardı.
Türkiye son yıllarda sanayiyle, yani üretimle büyümüyor. Büyüyen moda sektörler gayrimenkul, perakende ve turizm. Bunun doğal sonucu olarak, son 5 yılda ekonominin gündeminde inşaatçıların, müteahhitlerin ağırlığı arttı.
Sanayici aileler de bu gidişattan endişeliydi. Çünkü yeni kuşaklar da sanayiye değil, gayrimenkule daha çok ilgi gösteriyor. İstanbul Sanayi Odası Başkanı Erdal Bahçıvan sırf bu yüzden, gençlere sanayiciliği sevdirmenin yollarını aramayı kendisine misyon edindi.
Hal böyleyken, sanayiyi ekonominin alt sıralarına iten gayrimenkulün en magazinel ve popüler ismi Ali Ağaoğlu şimdi sanayici oluyor.
DÜZCE’DE KURACAKAli Ağaoğlu son yıllarda hem yaptığı projelerle, hem de özel hayatıyla konuşulan bir isim. Şimdi de farklı bir yatırımıyla gündemde. Sanayiciler gayrimenkulcü olurken, o sanayici olmaya karar verdi ve Düzce’de bir çimento fabrikası için düğmeye bastı.
Sanayi grubunun başına da oğlu Alican Ağaoğlu geldi. Yatırımın danışmanlığını ise inşaat sektörünün duayenlerinden, uzun yıllar Nuh Çimento’nun yöneticiliğini yapmış bir isim olan Atalay Şahinoğlu yapıyor.
180 MİLYON LİRA
Fabrikanın makine siparişleri verilmiş. 1.5 yıl süresince altyapı yatırımları tamamlanmış, işe fiilen başlanmış. Yılda 2 milyon ton çimento üretecek olan fabrika, yaklaşık 400 kişiye istihdam sağlayacak. Yatırım tutarı da 180 milyon TL.