Paylaş
Ortaokulu, yani sekizinci sınıfı yeni bitirmiş hem öğrenciler hem de onların velileri, alınan puana bakacak, bu puanla Türkiye çapında girilen yüzdelik dilimi göz önüne alacak ve ona göre bir lise tercih listesi oluşturacak. Zor karar günleri.
Bu yazının amacı öğrencilere veya velilerine rehberlik etmek, onlara tercihlerinde yardımcı olmak değil. Bu yazı, biraz da okuyucu talebi üzerine yazılıyor; her TEOG yerleştirme döneminde bir imam hatip okulları kavgasıdır başlıyor, çok sayıda okuyucu bu okulların konumu ve başarısı hakkında bilgilendirici bir yazı istedi, onu yazmaya çalışacağım.
İHL’ye 190 bin talep
Önce taa geçen yıldan kalma ama nedense göz ardı edilip üzerinde yeterince konuşulmamış bir bilgi. Geçen yıl TEOG yerleştirmelerinde ‘İstemeyenleri bile zorla imam hatibe kaydettiler’ cümlesiyle özetlenebilecek bir tartışma başlayınca Milli Eğitim Bakanlığı, TEOG sonrası 190 bin öğrencinin ve/veya velisinin imam hatip liselerini birinci tercih olarak yazdığını, bunlardan ancak 160 bin kadarının istedikleri okullara kaydedilebildiğini açıkladı. Yani bakanlık talebi karşılayamamıştı ki talep bile etmeyenleri bu okullara kaydetsin.
Bence bu yıl da, yerleştirmeler belli olduktan sonra aynı tartışmayı yaşayacağız; gerek TEOG puanlarının hesaplanmasında ve gerekse sınav sorularının hazırlanmasında yapılan devasa hatalara bakınca, yerleştirmenin de hatasız yapılmasını beklemiyorum.
Neyse, biz yazımıza dönelim.
Ortaokulda 385 bin kişi
8 yıllık kesintisiz ilköğretimin yerine 4 yıl ilkokul, 4 yıl ortaokul ve 4 yıl liseden oluşan üç kademeli 12 yıllık zorunlu eğitim gelince ortaokullar yeniden açıldı. Ve bu arada imam hatiplerin de orta bölümleri devreye girdi.
2014-2015 öğretim yılında tam 1597 imam hatip ortaokulumuz ve bu okullarda okuyan 385 bin 830 öğrencimiz vardı.
Benim tahminim bu sayının önümüzdeki yıllarda daha da artacağı ve toplam öğrenci sayısının 500 binin biraz üzerine çıkacağı, her yıl imam hatip ortaokullarından 100 binin üzerinde mezun verilmeye başlanacağı yönünde. (İmam hatip ortaokulu öğrencileri, 2014-2015 öğretim yılında 5 milyon 278 bin 118 olan bütün ortaokul öğrencilerinin yüzde 7.3’ünü oluşturuyordu.)
5 liseliden 1’i İHL’li olacak
Peki ya imam hatip liseleri?
Yine 2014-2015 öğretim yılında Türkiye çapında 1017 İHL vardı; bunlardaki toplam öğrenci sayısı ise 546 bin 443 idi. Yani 5 milyon 691 bin 071 olan bütün lise öğrencilerinin yüzde 9.6’sını, 2 milyon 788 bin 117 olan meslek lisesi öğrencisi toplamının ise yüzde 15.6’sını İHL öğrencileri oluşturuyordu.
Önümüzdeki yıllarda İHL öğrencisi ve binası sayısının da talebe bağlı olarak artmasını bekliyorum. Yine tahminim, toplam öğrenci sayısının 700 binin üzerine, yıllık mezun sayısının 200 bine yakına çıkacağı yönünde. Yani bu okulların ağırlığının bütün sistem içinde yüzde 20 civarına gelmesi (ama geçememesi) beni şaşırtmaz.
Peki bu okulların üniversiteye öğrenci sokma başarısı ne kadar?
LYS başarısı düşüyor
Geçmişte, imam hatiplerin aslında düz liselerden daha iyi eğitim verdiği ama öğrencilerinin üniversiteye girişte engellendiği çok yazıldı çizildi; bugün böyle bir engelden söz etmeye imkân yok. Öyle olduğu için de daha objektif gözle bir değerlendirme yapabiliyoruz.
Geçen gün de kısa bir paragrafla yazdım, bugün biraz daha detaylandırayım. İHL mezunlarının üniversiteye girişin ikinci basamağındaki ortalama başarısı hiç de iyi değil.
Bu okullar, 2014’te ‘Matematik-Fen’ türünde 590 bin öğrenci arasında ilk 205 bine, 2015’te ise yine 590 bin öğrenci arasında ilk 200 bine sokabilmiş öğrencilerini.
‘Türkçe-Matematik’ puan türünde 2014’te 866 bin öğrenci arasında ilk 250 bine, 2015’te 869 bin öğrenci arasında ilk 280 bin civarına girebilmiş İHL’liler.
‘Türkçe-Sosyal’de 2014’te 725 bin öğrenci arasında ilk 176 bine, 2015’te ise 747 bin öğrenci arasında ilk 210 bine girebilmişler.
Yani geçen yıldan bu yıla İHL mezunlarının üniversite sınav performansı düşmüş. Zaten ilk 200-280 bin arasına girebilmek bir başarı hikâyesi yaratmıyor. Bence bunun sebebi okul ve öğrenci sayısındaki artış.
Paylaş