G.SARAY, UEFA Kupası’nı ve Süper Kupa’yı kazandığında gücü elediği takımların üstünde, yıldızları rakiplerinden çok değerli değildi. Galatasaray bir takımdı, inanıyor, güveniyor ve çarpışıyordu. Aynen dün gece ikinci yarıda Anfield Road’da olduğu gibi...
Devre arasında ne oldu? İlk 15 dakikada 2-0 yenik düştüğü Liverpool karşısında Galatasaray, ikinci yarı maçı alabilirdi. 81’de İliç 89 ve 90+2’de Hakan, o mutlak golleri değerlendirebilseler, Galatasaray Liverpool’dan İstanbul’a zaferle dönebilirdi. Peki neden böyle oldu? Lucescu, Liverpool’a iki maçta da yenilmediği zaman, Amsterdam Kupası’nda Gerrard’lı Liverpool’a kafa tutuğu zaman tarih 2000’li yıllara yakındı. Galatasaray korkmuyor, rakiplerini korkutuyordu.
Aynen Trabzon’da olduğu gibi, ilk 15 dakikada ağlarında iki gol gören Gerets, ne bekliyordu? Liverpool’un sakin ve kontrollü başlayacağını mı düşünüyordu? Gerrard’ın solunda Luis Garcia, sağında Pennant ayağa şut gibi hızlı paslarla Galatasaray savunması bir anda dağıldı. Bu sürat bizim ligimizde yoktu. Rakibin yavaşlamasını bekledik. Ve Liverpool istediğimiz yere gelince top oynamaya, pozisyon bulmaya başladık.
Felsefe değişmeli
Ne olursa olsun Gerets, Hasan Şaş’la maça başlamalıydı. İkinci yarı Ümit Karan ve Hasan Şaş’ın oyuna girişi, gol isteğinin ifadesiydi. Keşke baştan yapsaydı Gerets. Çekindiğini Benitez’e hissettirmeseydi. İkinci yarı alınan riskler, topu ayağında daha çok tutan Galatasaray, rakibin sinmesi, Galatasaray’ın eski Galatasaray gibi gücünü göstermesi, iki gol getirdi Cimbom’a.
Yazının başında dediğim gibi Hakan’ın iki, İliç’in bir net pozisyonu golle sonuçlansa, G.Saray tarih yazacaktı Liverpool’da. Değişmeyen tek şey değişimdir. Liverpool’un hocası Benitez bu felsefede. Dudek, Zenden ve gerektiği an herkes değiştirilebilir. Ya bizde? Hakan Şükür’ü kimse inkar edemez, Türk futboluna verdiklerini de... Ama dün 9.dakikada Crouch ilk golü attığında Hakan’ın ayağı topa bir kez değmiş verdiği geri pas yanlış yere gitmişti. 53.dakikada Liverpool 3.golü atarken Hakan, kendi sahasının ortasında taç çizgisinin yanında ayağındaki topu Riise’ye kaptırmış, onun ortasında Crouch, jeneriklik üçüncü golü atmıştı. Sorun isimlerde değil. Değişim isimlerle olmaz önemli olan felsefe. Tek kelime ile yazık oldu G.Saray’a...