HAVA sıfır derece... Antepli oyuncuların her nefes alışverişinde ağızlarından çıkan buhar bir tomar, Galatasaraylılar’ın ağızlarından çıkan ise, ince bayan sigarasının üflenen dumanı kadar. Neden? Hafta içi Galatasaray’ın profesyonelleri idman boykotundaydılar. Alamadıkları paraları için mesleğe ihanetin ilk durağındaydılar.
Gaziantepspor, fizik kurallarının zor kabul edildiği ilk mutlak golü ilk yarım saat içinde kaçırmasa, birinci devrenin skoru 2-3 olurdu. Önce El Taib, ardından Mehmet ve Kirita golleri kaçırırken, cılız Galatasaray atakları iki şok gol getirdi. Ümit’in kafa golünde ofsayt yoktu, Ayhan’ın nefis vuruşunda Ümit’i yalayarak ağlara giden top en azından bir golcüye değmiş oluyordu.
Bir ağabeye yakışmadı
Goller öncesi Ümit ve Necati sol çaprazda topu kaleye vurmayı denerken, neden bomboş bekleyen İliç’i görmediler diye düşündüğümde, pası alamayan Sırp futbolcunun, yönetimden parayı alan adam olduğunu hatırladım.
Gaziantepspor disiplinden kopmasa ve daha ilk yarı Veysel’in sorumsuzluğuyla 10 kişi kalmasa, maç daha farklı olurdu. İkinci yarı Galatasaray oyunu domine etti. Ümit’in çıkışıyla 73’üncü dakikada oyuna giren Hakan’ın topa ilk temasında golü buluşu, belki Allah’ın bir lütfuydu. Ama golden sonra sahadaki kardeşlerini bırakıp, kenarda oturanlara koşuşu, bir ağabeyin davranışlarına uygun değildi.
6-0’lık skoru bir tarafa bırakalım.. Dün akşamki maçın yıldızları Ferhat ve Aydın’dı. Heinz’ın attığı golde alkış kime gidecek?. Genç Aydın’a tabii ki... Aydın Galatasaray’ın bu karanlık, bu parasız günlerindeki ışığıdır, Ferhat da geleceğidir. Song Afrika’dan döndüğünde Gerets kimi kesecek? Bence Orhan’ı... Çünkü Ferhat top kullanma, zamanlama, alan geçme ve çabuk düşünme açısından Orhan’ın çok üstünde.
G.Antepspor, disiplinsiz oyununun cezasını bir hezimetle ödedi.