Dağlar kadar fark

GEÇEN yıl yapılan Konfederasyon Kupası’nda seyrettiğimiz Brezilya ile bu Brezilya arasında dağlar kadar fark var.

Berlin’de 72 bin seyirci önüne bu Dünya Kupası’nda ilk kez çıkan Brezilya’dan çok daha fazlasını bekliyordum. Zayıflar ile güçlüler, fakirler ile zenginler, Asya-Afrikalılar ile Avrupalılar arasındaki farkın azaldığı bir Dünya Kupası bu.

Fildişi’ni çok zor geçen Arjantin, sömürgesi Angola’ya diş geçiremeyen Portekiz ve Brezilya karşısındaki Hırvatistan... Futbol artık kafa kafaya oynanıyor. Hırvatlar, 90’lı yılların öncesinde, bir UEFA Kupası maçında henüz ortada Hırvatistan diye bir ülke yokken, üzerinde Hırvat sembolü olan bayraklar açtıkları için ceza almıştı. 13 yıl sonra bir Dünya Kupası maçında Berlin’de 35 bin Hırvat vardı. Bu inanılmaz bir futbol sevgisi.

Bu maç ölçü değil

Dün geceki maç ve oynanan futbol hiçbir şeye ölçü olamaz. Brezilya, belli ki oynaması gerektiği zamanda oynayacak. İlk yarı ayağına top değmeyen Ronaldo, ve Adriano, attığı gol dışında sahada görünmeyen Kaka, bu maçı hiç ciddiye almamışlar. Sanki bir hazırlık karşılaşması. Peki hangi maçı ciddiye alacak Brezilya?

Hırvatistan, geçen yıl kendi evinde 1-1 berabere kaldığı Brezilya karşısında dün akşam çok cesur oynadı. Oliç ve Babic’le net gol pozisyonları buldu. Ama dediğim gibi Brezilya bu maça konsantre olmamış, inanmamıştı. Ne Ronaldinho’su, ne Ronaldo’su, ne Adriano’su... Beklenen futbollarından uzaktılar. Hırvatlar, kendinden güçlü bir takıma karşı nasıl oynanması gerektiğinin dersini verdi. Haddini bileceksin, hesabını yapacaksın. 44’üncü dakikada Kaka’nın muhteşem vuruşu bu hesabı bozan tek hareket oldu.

Brezilya böyle devam ederse şampiyonluğu zor görür. Ama bana göre gerçek ’Brezilya şov’ ilerleyen turlarda.
Yazarın Tüm Yazıları