HAKAN ve Lincoln’ün sadece bir maç için kadro dışı bırakılmalarına gösterilen gerekçe çocuklara masal gibi. Kızını kampa getiren Hakan’a, "Annesi gelsin, götürsün" demek varken, böylesine önemli maç öncesinde disiplinsiz davranış gerekçesiyle tribüne gönderme kararını bu olgunlukta, torun seven biri almamalıydı. Ya da..?
İki maçta iki güzel gol dışında sahada az görülen veya istediğimiz gibi kendini gösteremeyen büyük Lincoln, bence Feldkamp’ın oyun felsefesinde ve takım bütünlüğünde önceliği olan isim değil. Attığı sayısız gollerle Türk futbol tarihine adını altın harflerle yazdıran Hakan Şükür de kaybolan devamlılığı, yılların getirdiği intikal ve refleks zaafıyla, yine Feldkamp’ın "olmazsa olmaz"larından değil. Bu düşüncede Feldkamp Beşiktaş maçı öncesinde bu iki ismi kadro dışı bırakırken, belki de bütün bir sezonun hesabını yapıyor, takım bütünlüğüne ve disiplin değerlerine verdiği sadakati göstermek istiyordu.
İlk gol Hakan’ın hediyesi
İsmi ne olursa olsun hiçbir yıldızın marka değeri takım değerinin üstünde olamaz. Futbol 11 kalbin aynı arzu için çarptığı bir oyundur. Daha çok basan ve kademeler arasında alan daraltan Galatasaray, yan top zaafı Marsilya maçından bu yana devam eden kaleci Hakan’ın hediyesiyle 1-0 öne geçti. İkinci golü bulabileceği pozisyonda terse dönen atakta Beşiktaş, Tello’nun nefis golüyle beraberliği yakaladı. Bu gole giderken gol yiyen takım görüntüsü Galatasaray’a hiç yakışmadı. Savunmanın sağındaki genç Uğur’un geri dönemeyişi, defansın kademe alamayışı yanında SerdarÖzkan’ın yeteneği ve Tello’nun güzel vuruşu da gözden kaçmamalı.
Dün sessiz bir derbi izlendi. Endüstri değeri milyar dolarları aşmış futbolumuzda bu hazin bir tablo.
Galatasaray ve Beşiktaş’ın maç boyunca gol pozisyonu üretememesi ve kazanma arzusunu rakip savunmanın yapacağı hatalara endekslemesi bugün Türk futbolunun kalitesindeki en güzel ölçü olarak kabul edilmeli.
Herkes penaltıyı konuşacak... İbrahim Toraman’ın topa müdahalesinde penaltı görüntüsü yok ama topla hiç ilgisi olmayan Serdar Kurtuluş’un, bedenini Arda’nın önüne koyması, ligimizin en kaliteli hakemi Selçuk Dereli’yi penaltı kararına götürdü.
Dün gecenin kazananı Galatasaray’dan çok Karl Heinz Feldkamp oldu. Türk futbolunun ihtiyacını duyduğu gerçek otoriteyi maçın içinden önce öncesinde gösterdi. Kalli maçı sahaya çıkmadan kazandı.