Paylaş
Kadrosunda dünyaca ünlü yıldızları olan bir takım... Sneijder ve Drogba, etkileyici, yaratıcı ve doğuştan her futbolcuda olmayan yeteneklere sahip... Dün Galatasaray’ın aldığı galibiyette, bu iki ismin payı büyüktü. Ama Orduspor’a bakıyorsunuz; Kadro değeri neredeyse Drogba’nın Galatasaray’a geliş maliyeti kadar...
Bana göre maçın kırılma anı, Fatih Terim ve Hasan Şaş’ın soyunma odası dönüşü tribüne gönderilmesi oldu. Düşülen durum, futbolcuları ateşledi. Galatasaray’ı inceleyince açıkça ortada olan bir nokta var. Neredeyse tüm orta saha, hücum adamlarından oluşuyor. Orduspor’da ise bir tek Stancu atak oynuyor. O da zaten ‘İleri gideyim mi, gitmeyeyim mi’ diye kararsız, isteksiz.
Uyurken uyandı
GERİDEN gelinip alınan galibiyette, Arena’yı dolduran taraftarların payı yadsınamaz. Uyuyan takım, onların sayesinde uyandı. İlk 45 dakikada Galatasaray’da defans da, orta saha da ‘sıfır’dı. Eğer sen Galatasaray’san, maç boyunca kalene iki-üç şut atan rakibinden gol yemeyeceksin.
Galatasaray aldığı 3 puana rağmen, futbol adına kötü sinyaller verdi. Bundan sonra her takım Orduspor gibi olmayabilir.
EFLATUN’un bir sözü vardır; “Sular yükselince balıklar karıncaları yer, sular çekilince de karıncalar balıkları yer” diye... Galatasaray’da kimse bugünkü galibiyet ve üstünlüğe güvenmemeli. Zamanla kimin kime yem olacağına, ‘Suyun akışı’ karar verir. Her zaman dünkü gibi olacak diye bir kaide yok.
Böylesine ünlü, kariyerli ve değerli futbolcuların yer aldığı bir Galatasaray, karambollerden bulduğu gollerle galip gelmemeli. Rahat galibiyetlerin elde edilmesi için, takım bir an önce kendine çekidüzen vermeli.
Paylaş