HEPİMİZİN oynadığı bir oyun var adı langırt. Bir tarafta takım gibi takım İspanya. Langırt gibi top oynuyor. Orta sahada 5 kişi var. Topu bekletiyor, pas trafiğini iyi yönetiyor. Birbirlerine bakmadan pas atıyorlar. Ezberlemişlercesine...
Futbolda bir tabir vardır, “oyunu okuma sanatı” diye. İspanyollar, bunu roman gibi okudu. Sahada şunları yaptı Matadorlar: - Oyunu okuma - Oyunu etkileme. - Oyuncular arasında yardımlaşma. - Oyundan zevk aldırma. Bir bek oyuncusunun karakterini incelersek; önündeki futbolcularla ile iyi anlaşabilmeli, yaptığı bindirmelerle tehlike yaratmalı ve isabetli orta kesmelidir. Kazandığı topları iyi kullanan bir oyuncuydu Jordi Alba. Valencia’lı futbolcu, yaratıcı, oyun disipliniden kopmayan, güçlü ve mücadeleciydi. Fransa, İspanya kalesine gidiyor. Lodos dalgası gibi... Ama İspanya iskelesini yıkamıyor. Karmakarışık bir oyun sistemi. İspanya, hakikatten damağımızda futbol keyfi bırakan bir sistemi var. Her futbolcunun oyun anlayışı kendine göre tatlı. Kimi dikkatle izlerseniz izleyin, hoşunuza gidiyor. Sahneye çıktıkları zaman, birer solist gibiler. Bakalım bu oyun anlayışı en son nerede noktalanacak. Öyle gözüküyor ki, kazanmaya devam edecekler...