Paylaş
- Biz daha ölmedik ve bu yola baş koyduk.
Ama tek başına bir slogan maç kazandırmaya yetmez. O sloganının içini doldurmalısınız. Bunun için de;
1- Yarışmanın değerini anlamanız..
2- Hızlı ve akıcı hareket etmeniz...
3- İçinizdeki ruhu tüm sahaya yansıtmanız gerekir.
Galatasaray karşılaşmaya tüm bu unsurları sahaya yayarak başladı.
Maçın ilk yarısında 3 puanı kazanacak takım belli olmuştu bile. G. Saray’ın üst düzey takımdaşlık duygusu ve yardımlaşma ruhu, Cluj’u çaresiz bırakmıştı.
Cris, Danny ve Eboue savunmada rakip hücumcuları yanlarına bile yaklaştırmıyordu.
Emre Çolak, Yekta ve Selçuk orta sahaya hakim oluyor, Cluj oyun kurmak için alan bulamıyordu.
Tüm bunlara bir de Burak Yılmaz’ın etkili oyunu dahil olunca benim için sonuç neredeyse belli olmuştu.
Galatasaray bu maçı kazanacaktı. Sadece skoru bilemiyordum.
YERSİZ ENDİŞE
İkinci yarının başlarında Cluj’un etkili olacağı, baskıya başlayacağı belliydi.
Önemli olan bu baskıya direnmekti. G.Saray direndikçe, rakibin direnci kırılacaktı.
Ama beklenenin tersi oldu. Bir top kaybı, savunmayla birlikte takımın dengesini bozdu ve Cluj’un golü geldi.
Türk futbolunun o bilinen hastalığı bir an için beni umutusuzluğa sevketti:
- Acaba bu golle G.Saray’ın dengesini alt üst eder mi?
Ama endişemin yersizliğininin bir kaç dakika sonra farkına vardım.
İlk yarıdaki o Galatasaray yeniden geri döndü.
Sonrasını biliyorsunuz zaten..
TEŞEKKÜRLER BURAK
SONUÇ:
1- Maç başlığı aslında her şeyi anlatıyor: G.Saray bitti demeden, bitmez.
2- G.Saray, Avrupa macerasına kesinlikle devam edecek.
3- Bana göre Şampiyonlar Ligi şansı ile Avrupa ligi şansı eşit: Yüzde 50-50
4- Burak Yılmaz bu form grafiği ile değerine değer katar.
5- Teşekkürler Burak Yılmaz, teşekkürler G.Saray.
Paylaş