Paylaş
Dün Galatasaray, taraftarlarının sevgisini yeniden kazandı. İşte bunun olmasını da ‘Ben’ değil, ‘Biz’ ruhu sağladı.
Bir futbol takımı, tek bir kişiden değil, topluluktan oluşur. Hiçbir futbolcu ‘Ada’ değildir, hepsi ‘Anakara’nın parçasıdır. Galatasaray da dün Kopenhag karşısında takım oyunu oynadı. Rakibi tam saha presle hataya zorladı. Dengesini tamamen bozdu.
SNEIJDER VE DROGBA
PEKİ ekip çalışmasını hayata geçiren başlıca aktörler kimlerdi, birlikte göz atalım...
Sneijder: Hırsı, uzun top kullanması, mücadelesi Galatasaray’ı ateşledi.
Melo: Hayal gücünü müthiş kullandı. Hep ayakta kalıp savaştı.
Selçuk: Diriliğini gösterdi. Geçmişe sünger çekip, yıldızlar arasında yer aldı.
Drogba: Herkes lider olamaz ama onda liderlik özellikleri var. Takımı sırtladı.
ORTA ALANA HÜKMETTİLER
BURAK’a bakacak olursak, hırsı ve isteği var ama sonuca bir türlü gidemiyor son maçlarda... Bir de Roberto Mancini ile ilgili parantez açmak gerekiyor. Oynattığı futbolla ürkekliğin yok olduğunu, kazanma duygusunu takıma aşıladığını gösterdi. Defansını sağlam tutarken, orta alanı da rakibe vermedi.
Galatasaray dünkü oyunuyla ‘Avrupa arenasında ben de varım’ dedi. Takımın diğer oyuncuları da hatasıza yakın oynadı. Kendilerine ne görev verildiyse onu yaptılar. Bu oyun bu düzen Galatasaray’ın gelecekteki başarısının işaretidir.
MAÇIN İYİSİ
Hücuma sağladığı önemli katkıyla Wesley Sneijder.
MAÇIN KÖTÜSÜ
Savunma yapmanın ne demek olduğunu bilmeyen (!) Kopenhag.
HAKEM: Futbol oynanması için elinden geleni yaptı.
Paylaş