Paylaş
Müze kapsamlı bir renovasyon çalışmasının ardından çok daha modern bir görünüm ve zenginleştirilmiş bir sergileme düzeniyle kapılarını yeniden açtı.
Açıldığından bu yana 2 milyon 600 bin civarında ziyaretçi ağırlayan; 135 bini aşkın öğrenciyi atölye ve etkinliklerinde ücretsiz olarak misafir eden müze, beş ay süren yenileme çalışmaları neticesinde 24 Ağustos Cumartesi günü “İş’in 100 Yılı” kalıcı sergisiyle yeniden ziyaretçileriyle buluştu.
İKİ KATA YAYILIYOR
Binanın iki katına yayılan yeni sergi düzeninde giriş kat İş Bankası’nın kuruluş ve gelişim yıllarına odaklanıyor. Giriş katta 4 ana bölüm yer alıyor:
Erken dönem belgeleri eşliğinde İş Bankası’nın kuruluş öyküsünün anlatıldığı bölümle başlayan sergi, bankanın ilk yıllarında kısıtlı olan insan sermayesini nasıl eğittiği ve dönüştürdüğü, kumbaranın hız verdiği tasarruf kampanyalarının yatırımlara zemin oluşturacak birikimleri ortaya çıkarışı ve Anadolu’daki şube ağının yayılımı; Cumhuriyet’in ilk yıllarında sınai kalkınmada İş Bankası’nın üstlendiği öncü rol ve kömürden şekere, sigortadan cama uzanan geniş bir yelpazede faaliyet göstermek üzere kurduğu çok sayıdaki fabrika ve işletmenin detayları ziyaretçilerin ilgisine sunuluyor.
Müzenin üst katında ise teknolojik dönüşüme, günümüz bankacılığına ve kurumsal sosyal sorumluluk projelerine ağırlık veriliyor.
Yazı ve hesaplamalarda kullanılan daktilolar, hesap makineleri ve ilk bilgisayarlar gibi koleksiyon parçaları aracılığıyla hem bankacılık alanında hem de gündelik hayatta deneyimlenebilen teknolojik dönüşüm ve gelişen dijital hizmet sunumu bu katta izlenebiliyor. İş Bankası’nın sürdürülebilirlik ve toplumsal cinsiyet eşitliği gibi ilkeleri doğrultusunda yürüttüğü çalışmalar, girişimcilik ekosistemi yaratan programlar, Banka’nın kurumsal sosyal sorumluluk projeleri, eğitim, çevre, spor ve kültür-sanat faaliyetleri ve geçmiş reklamlarının yer aldığı renkli bölümler de üst katta yer alıyor.
1928 yılından bu yana binanın ayrılmaz parçaları olan Ana Kasa ve Kiralık Kasa daireleri ile orijinal fotoğraflarından esinlenilerek dekorasyonu yenilenen Atatürk Salonu’nunda bulunuyor.
Küratörlüğünü Doç. Dr. Y. Doğan Çetinkaya’nın üstlendiği serginin tasarımını Pattu Mimarlık üstlendi.
İZMİR İKTİSAT KONGRESİ’NİN FOTOĞRAFLARI DA SERGİLENİYOR
İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Suat Sözen, müze binası ve sergi hakkında bilgi verdiği açılış konuşmasında, Türkiye İş Bankası Müzesi’nin bulunduğu binanın 1892 yılında Osmanlı postanesi olarak yapıldığını, 1928 yılında ise İş Bankası şubesi olarak hizmet vermeye başladığını belirterek, “Bina 2004 yılına kadar bu görevini sürdürdü.
O dönemde İstanbul’da ihracatın, ithalatın, ticaretin ve finansın çok yoğun olduğu bu bölgede iş dünyasının çok rağbet ettiği bir şube olarak çok uzun yıllar Türkiye ekonomisine hizmet etti” dedi.
Sözen serginin içeriği hakkında da şunları söyledi:
“İş Bankası’nın kuruluş, gelişme, teknoloji ve bugünkü modern bankaya dönüşüm hikayesini, topluma katkısını yepyeni bir teknikle anlatmayı arzu ettik. Bu sergide ilk kez görülen fotoğraflar da bulunuyor. İzmir İktisat Kongresi’ne dair daha önce hiç görülmemiş bazı fotoğraflar da bunların arasında yer alıyor. Bankamızın ve ülkemizin iktisadi gelişim hikayesini iç içe sunan serginin ziyaretçilerimizin de beğenisini kazanacağını umuyorum.”
KİTAP OKUMAYI SEVEN HIRSIZ
GEÇEN haftanın en ilginç haberi İtalya’dan geldi.
Roma’nın Prati semtinde bir eve giren hırsız çaldığı malzemeleri torbasına atıp kaçmak yerine bulduğu kitabı okumaya dalınca ev sahibinin ihbarıyla yakalanmış.
‘Entelektüel Hırsız’ başlığı ile İtalyan basınına konu olan olayda hırsızın yakalanmasını sağlayan kitabın Giovanni Nucci’nin, Homeros’un İlyada destanını konu alan ‘Gli Dei Alle Sei’ adlı eseri olduğu belirtilmiş.
Olayın medyada yer alması üzerine yazar Giovanni Nucci okuması yarım kalan hırsıza kitabını hediye etmek istediğini söylemiş.
Olay bana Amerikalı polisiye yazarı Lawrence Block’un yarattığı centilmen hırsız Bernie Rhodenbarr serisini hatırlattı. O serideki kitaplardan ikisinin adı ‘Polisiye Romanlar Okuyan Hırsız’ ve ‘Kütüphanedeki Hırsız’dı.
Hırsızın hapishanedeki okuma listesine bu iki kitabı da eklemesinde fayda var.
Paylaş