Paylaş
Gerçekle kurmacanın iç içe geçtiği romanın iç kapağındaki ‘Belgesel Roman’ ifadesi de kafaların karışmasına yol açıyor.
Bütün bunların üstüne bir de ‘Retrospektif’ yazan sergi kataloğunu görünce neye inanacağınızı iyice şaşırıyorsunuz.
Romanın kahramanı ressam Vasıf Ekrem (1990-1968). Kataloğun başındaki bilgiye göre tam adı Vasıf Ekrem Yelda. İstanbul’da dünyaya gelen Vasıf Ekrem çocukluğunu Çamlıca’daki aile köşkünde geçirir. Resim sanatıyla ilk teması askeri hâkim olan amcası Tevfik Rüstem sayesinde olur. Temel resim eğitimini, Mekteb-i Sultani’de okurken ressam Viçen Arslanyan’dan alır. 1909-1914 yılları arasında Paris’te ‘benim asıl ustam’ dediği Georgetta Valane’nin atölyesinde çalışır. Hayatının çeşitli dönemlerinde Galatasaray Lisesi’nde ve Akademi’de ders verir. Feyhaman Duran, Nazmi Ziya, İbrahim Çallı, Alexis Gritchenko, Fikret Mualla, Bedri Rahmi Eyüboğlu ve Aliye Berger gibi ressamlarla yolu kesişir ama hiçbir ekole dahil olmaz. İlk sergisini Adalet Cimcoz’un Maya Sanat Galerisi’nde açar.
Hatta Nâzım Hikmet, Akşam Gazetesi’nde, 21 Kasım 1935 tarihinde Orhan Selim takma adıyla hakkında bir yazı bile yazar.
Resim tarihimizin gerçek isimlerinin gerçek hikâyelerinin arasında dolaşan bir kahraman ressam Vasıf.
MÜZE DEĞİL KİTAPÇIK
Romanın kapağında, ressamı atölyesinde bir erkek modelin resmini yaparken gösteren bir görsel var. Resmin Murat Gülsoy tarafından Midjourney yapay zekâ programı kullanılarak oluşturulduğu yazıyor.
Ressam Vasıf’ın yaşamı boyunca yapmış olduğu resim ve çizim örneklerini bir araya getiren retrospektif kitapçığı da aynı yapay zekânın ürünüymüş.
Bana Orhan Pamuk’un ‘Masumiyet Müzesi’ni hatırlattı Murat Gülsoy’un bu romanı için izlediği yol.
Masumiyet Müzesi romanında anlattığı dünyayı aynı adla açtığı müzesinde somutlaştırmıştı Pamuk.
Müze açamasa da yarattığı ressamın restrospektif kitapçığını hazırlamış Murat Gülsoy.
Yapay zekâ programı Midjourney ile ürettiği ressam Vasıf resimleri de hayli ilginç aslında.
Son dönemin en çok konuşulan yapay zekâ uygulamalarından biri de ChatGPT. Şiir, makale, senaryo yazabilen uygulama ile roman da yazılmaya başlanırsa sakın şaşırmayın.
AHIRDAN MÜZAYEDEYE
ÜNLÜ ressam Edvard Munch’un yıllar boyunca Norveç ormanlarındaki bir ahırda saklı kalan tablosu ‘Dance on the Beach’, Sotheby’s’in 1 Mart’taki Londra müzayedesinde satışa çıkıyor. Eserin ön satış tahmini 12 milyon ile 20 milyon sterlin arasında değişiyor.
Artam Global’de yer alan habere göre en son 89 yıl önce satışı gerçekleşen ‘Dance on the Beach’, Munch’un bir diğer ünlü yapıtı ‘The Scream’in (Çığlık) bir versiyonuyla birlikte, bir ahırda Nazilerden saklandı.
Munch, Berlin’deki Max Reinhardt’ın avangart tiyatrosunun duvarları için yaptığı tablo, 1934’te Oslo’da bir müzayedede ortaya çıktı ve Munch’un komşusu olan Thomas Olsen tarafından satın alındı. Eser, 1939’da Olsen’in Oslo ve Newcastle arasında seyahat eden yolcu gemilerinden birinin birinci sınıf salonunda sergilendi. Olsen, İngiltere Almanya’ya savaş ilan ettiğinde eseri kaldırdı ve hem onu hem de ‘The Scream’in versiyonu dahil tüm Munch resimlerini Norveç ormanındaki bir ahırda sakladı. ‘Dance on the Beach’ o zamandan beri Olsen ailesinin koleksiyonunda bulunuyordu.
Paylaş