Paylaş
Son olarak Teoman, Özdemir Asaf’a ithafen hazırlanan ‘Özdemir Asaf 100 Yaşında’ tribute albümüne şairin ‘İmiş’ ve ‘Bahçede’ şiirini seslendirdi.
kitap-lık dergisi de 230’uncu Kasım-Aralık sayısını Özdemir Asaf’a ayırdı.
Dergide çeşitli inceleme yazılarının yanında Asaf’ın şimdiye kadar kitaplarına girmemiş yazıları ve şiirleri de yer alıyor.
11 Haziran 1923 Ankara doğumlu olan Özdemir Asaf’ın 28 Ocak 1981 yılındaki vefatından sonra terekesinde kalmış şiirlerini Doğan Bey (Hızlan) yayına hazırlamıştı.
kitap-lık dergisi ‘Temize Çekilmemiş Kâğıtlardan’ adını verdiği dosyasında şairin tezgâhında kalmış ‘Küf’ adlı şiir dosyasının önsözüne, birkaç şiirine ve düzyayazıya yer veriyor.
Seçki, ailesi tarafından Özdemir Asaf’ın bazıları dergilerde çıkmış, çoğu ise hiçbir yerde yayımlanmamış çalışmalarından hazırlanacak yeni derleme ve seçkilerden oluşan arşivinden bir bölümü kapsıyor.
DAHA ÖNCE YAYINLANMAMIŞ ŞİİRLERİ VAR
İşte Özdemir Asaf’ın kapak tasarımını da kendisinin yaptığı ‘Küf’ kitabında yer alan ve daha önce yayınlamamış Nisan 1971 tarihli şiirininden bir bölüm:
“Ne kadar küçük olsa
Bir ada bir adadır
Ne kadar büyük olsa
Gemiler batmadadır
*
Gitseler oraya dek
Bilerek bilmeyerek
Son sözü söyleyecek
Bir adam
bakmadadır
*
Binseler bir gemiye
Varsalar bir adaya
Gelseler bir araya
TÜRK ŞİİRİNDE MODERN KADINI KİM KEŞFETTİ
kitap-lık dergisindeki Özdemir Asaf dosyasının ilk yazısı felsefeci, şair ve yazar Yücel Kayıran’a ait. ‘Özdemir Asaf’ın Şiiri’ başlıklı yazısında şairin şiir poetikası üzerine görüşlerini dile getiren Kayıran’ın en önemli tezi, Türk şiirine modern kadın imgesinin Özdemir Asaf’la girdiği...
Kayıran, “Türk şiirindeki çok önemli bir sorunsalın keşfi Özdemir Asaf’a aittir: Modern kadın imgesi. Dahası şu: Poetikada modern kadının keşfi Özdemir Asaf’la başlar ya da modern kadın imgesini Özdemir Asaf icat etmiştir. Hem keşif hem icat. Dış dünyada bir varlık olarak modern kadın, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde Özdemir Asaf’ın şiirinde ortaya çıkar. Ama zaman ve uzamın soyutlandığı bir dönemde” diyor.
Buna örnek olarak gösterdiği şiir ise Özdemir Asaf’ın 1956 yılında çıkan ‘Sen Sen Sen’ kitabında yer alan ‘Seni Seyrederdim’ şiiri.
Son bölümünde bir aşk ve ayrılık acısını dile getirse de bu şiirin kadını dış dünyada sosyal bir varlık olarak betimleyen ilk Türk şiiri olduğunu söylüyor Kayıran:
“Saçların uçuşurdu rüzgârdan.”, saçları kapalı değil, açık ve rüzgârda savruluyor; yani kadının özgürlük ve kendinde oluşuna vurgu. “Yanımda seni seyrederdim.” ve “Sen konuşurdun, dinlerdim.” Şiirde konuşan anlatıcı-ben, onun yanında, onu yanından seyrediyor ve dinliyor. Onun, özgür bir varlık olduğunu seyrediyor ve dinliyor aslında.”
SENİ SEYREDERDİM
Saçların uçuşurdu rüzgârdan.
Yanından seni seyrederdim.
Güneş yakardı, deniz yanardı..
Sen konuşurdun, dinlerdim.
Gülerdin..
Susardın, düşünürdün.
Benimle el - ele yürürdün..
Yol biterdi.
Görmezdim seni..
Zaman yıl yıl geçerdi.
Uzaktan, çok uzaklardan
Seni seyrederdim.
Paylaş