Ne yaptı bu Van Gogh size

İlk haber 2020’nin son günlerinde Zonguldak’tan geldi.

Alaplı’da kaportacılık yapan Yavuz Öztürk, elinde bulunan tabloların Vincent Van Gogh’a ait olduğunu savunmuş.

Haberde halen çalıştığı atölyesinde tamir ettiği arabalara dayadığı ve milyon dolarlar edebileceğini iddia ettiği tabloları anlatıyor tek tek.

Uzun yıllar İstanbul Maslak Oto Sanayi’de kaporta işi yapan Öztürk, tabloları çeşitli müzayedelerden aldığını söylüyor.

Tabloların Van Gogh’a ait olduğuyla da sınırlı kalmıyor iddiası, yağlıboyanın üzerinde bulunan bir saç telinin de sanatçıya ait olduğunu söylüyor.

Haberin bir yerinde de tabloları eskici pazarında bulunan bir Fransız arkadaşından aldığını belirtiyor.

Belli ki birileri tarafından kandırılmış Yavuz Öztürk. Tablodaki yağlıboyanın içinde değil 20 santim uzunluğundaki saç teli, Van Gogh’un kesik kulağının olduğunu bile iddia edebilir.

ALATURKA TUVALETTEN MEZAR TAŞI

Dünyevi sancılarına intihar ederek son vereceğini sanmıştı Van Gogh. Ama nafile. Peşini bir türlü bırakmıyorlar.

Instagram’da rastladım ikinci vakaya da.

Online çağdaş sanat platformu Art50.net ve Galeri Bu, All in One’02 adında bir sergi gerçekleştirmişler geçen aylarda. Farklı disiplinlerden 37 sanatçıyı bir araya getiren sergide, sanat piyasası içinde dolaşımı olan birçok ismin yanı sıra, yeni alternatif isim ve yaklaşımlara yer verilmiş. Resim, heykel, fotoğraf, illüstrasyon gibi birçok alandan çalışmalar aynı zamanda Galata, Serdar-ı Ekrem Caddesi’nde bulunan Galeri Bu binasının girişindeki Galeri Bu Pavilion’da sergilenmiş.

Bunlardan biri de Umut Yalım’ın ‘Van Gogh’un Ruhuna El-Fatiha-Hazır Nesne Alaturka Tuvalet, 2015’ adını verdiği işi. Alaturka tuvalet taşının üst köşelerine Van Gogh adını, alt köşelerine de doğum ve ölüm tarihini yazarak, deliğine de sanatçının otoportresini koymuş.

Instagram’daki fotoğrafa yapılan yorumlarda, “Duchamp’ın kemikleri sızlıyordur” diyen de var “Umarım özür diler ve bu ‘şeyi’ bir daha kimsenin görmemesi adına yok edersiniz!” diye yazan da.

“Umut, ne yaptın sen?” demiş bir yorumcu da. Evet Umut, ne yaptın sen!

Kendini anti-sanatçı olarak tanımlayabilirsin ama Van Gogh’tan ne istedin?

FAZIL SAY’DAN SEKİZ KİŞİYE BESTE

EN üretken müzisyenlerimizin başında geliyor piyanist ve besteci Fazıl Say. Dünyanın dört bir yanında verdiği konserlerinin yanı sıra besteleriyle de repertuvarını sürekli yukarıya çıkartıyor.

Yılın ilk müjdesini dün sosyal medya hesaplarından verdi. Sekiz portre bestenin hazır sayıldığını belirterek şunları yazdı: “Yeni besteler hazır sayılır...

Bu serinin adı: PORTRELER opus 101. Piyano ve flüt için. 2022. Ucundan köşesinden bugün el yazması paylaşayım. 8 fotoğraf... 8 şahsiyet için müzikler. Müziğimle onları anlattığım. Beni çok etkilemiş insanlarımız. Elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışarak... Şubat kayıt... Ben heyecanlıyım.

Ve tabii ki flüt Bülent Evcil.”

Adına beste yaptığı isimler ise şöyle: Tarık Akan, Yıldız Kenter, Yaşar Kemal, babası Ahmet Say, Şarık Tara, Türkan Saylan, Nejat Eczacıbaşı ve Fikret Otyam.

TARİHTEN BİR HAÇ ÇIKARMA HİKÂYESİ

DÜN Ortodoks Hıristiyanların kutsal günüydü. Hz. İsa’nın doğumunun ve vaftiz edilişinin 2022’nci yılı için Fener Rum Patrikhanesi’nde ayin düzenlendi ve geleneksel olarak haç çıkarma töreni yapıldı.

Turkuaz Sahaf’ın sahibi Emin Nedret İşli bu günün anısına güzel bir paylaşım yaptı Şirket-i Hayriye idaresinin ilk kaptanlarından Macaroviç Kaptan’ın fotoğrafıyla.

Macaroviç Kaptan’ın bir köpeği varmış ve yaz kış onunla kaptan köşkünde yaşarmış. Macaroviç Kaptan, gemisini Arnavutköy İskelesi’ne yanaştırdığı bir gün orada yapılan denize haç atma törenine denk gelir. Papaz efendiler haçı suya atınca kaptanın köpeği de vapurdan suya atlayıp gençlerden önce haçı kapıp karaya çıkar. Öfkeli kalabalık köpeğin peşine düşünce hayvan haçı bırakıp kayıplara karışır. Tören felaketle sonuçlanır. Kızgın Rumlardan korkan Kaptan da bu olaydan sonra aylarca karaya inmeyerek kaptan köşkünde yaşamak zorunda kalır. Bir sahafiye öyküyle ben de Ortodoks vatandaşlarımızın kutsal gününü kutluyorum.