Paylaş
Bazı ülkeler iflas etti.
Bu kriz insanların ahlakını bile bozdu maalesef...
Şirketler, kurum ve kuruluşlar, kökünden çürüyen selvi gibi yere devrilip boylu boyunca uzanıyor.
Biz ekonomi uzmanı değiliz..
Üstelik alevera-dalevera da bilmiyoruz.
Ahmet’in külahını Mehmet’e giydirme, yalap-şalap ilişkilerle ayakta kalma yöntemlerini öğretmedi bize hocalarımız.
Bizim işimiz gazetecilik.
Memleketini ve milletini seven yöntemleri kendine ilke edinmiş bir felsefemiz var bizim.
Son yıllarda bütün çabamız, daha temiz bir Türkiye...
“Havadan para kazanma yöntemi” diye yazınca herkesin ilgisini çekeceğini biliyorum.
Peki böyle bir yöntem var mı?
Türkiye’de pek yaygın olmasa da böyle bir yöntem var.
Hem de müthiş bir piyasası var.
Bu piyasanın formülünü bile yazdılar.
7+7+7 = 21 yıl
***
Dünyada karbon emisyon ticareti diye bir piyasa var.
Avrupa Birliği Karbon Borsası’nda milyar eurolar dönüyor
Yani havayı fazla kirleten şirket, daha az kirleten ülkenin şirketinden karbon hissesi alıyor.
Ton bazında hesaplanan yöntemde milyon eurolar dönüyor.
Mesela yenilenebilir kaynakla (rüzgar ve güneş) elektrik üreten firma, karbon dioksit salınımı yapmadığı için karbon emisyon hakkını satıyor.
Bundan müthiş bir gelir elde ediyor.
Türkiye, yenilenebilir enerji kaynakları konusunda çok bakir.
Bu karbon ticaretinden yüklü bir gelir elde edebilir.
Rüzgarla, güneşle elektrik üretip ekonomisine katkı koyarken, karbon ticaretiyle de ülkeye döviz kazandırabilir.
***
Mor fikirler uzmanları oturmuşlar bunun hesabını yapmışlar:
“Yaklaşık olarak 1 milyon kw/h elektrik enerjisini 6 milyon ton CO2 ye karşılık gelmektedir.
Bu yaklaşık değerden hareketle 50 milyon kw/h enerjiyi ürettiğimizi düşünelim. Bu 300 milyon ton CO2 salınımını azaltma demektir.
Bunun yılık borsa değeri 300000000x4£/cent =120000 £
21x120000=2520000 £ kredi sağlanmış olursunuz” diyor.
“Co2 borsasında fiyatlar her yıl yüzde 33 artıyor” diye haberler dolaşıyor gazetelerde.
Havadan para kazanmak isteyen şirketlere, holdingler bu piyasaya bir bakabilirler mi acaba?
ARGE’lerini bir inceletebilirler mi, ne dersiniz?
***
Türkiye KYOTO protokolüne imza koydu.
Yani, “Küresel ısınma ve iklim değişikliği konusunda mücadele edeceğim” dedi.
Yani, “Hava kirliliğini yüzde 5’lere indireceğim” diye imza attı.
Üstelik, “Kyoto kriterlerini 01.01. 2012’den itibaren uygulamaya koyacağım, karbon dioksit ve sera etkisine neden olan diğer beş gazın salınımını azaltacağım” diye de taahhütte bulundu.
Bakan Egemen Bağış, “Bizi AB’ye almasalar bile medeniyet için bunları yapmamız gerekiyor” diye çırpınıyor, ama bazı bakanlar onu duymuyor.
Ya da “Görmedim, duymadım” deyip körler sağırları oynuyor.
***
Bakanlar, yönetenler ve de idareciler ne kadar oynarlarsa oynasınlar, küresel ısınma felaketine karşı tedbir almak ve KYOTO protokolüne uymak zorundalar.
Bizim için değil, göz bebeklerimiz yavrularımız, torunlarımız için olmazsa olmaz kural bu.
Onun için İzmirlilere bir öneride bulunacağım.
26 Mart 2012 Pazartesi günü Yaşar Üniversitesi’nde Karbon Ayak İzi ve Uluslararası Karbon Ticareti konusunda bir konferans var. İzmir için, sanayi için, ülke ve insanlık için çok önemli bu toplantıyı sakın kaçırmayın. Müsteşar Doç. Dr. Osman Tatar’ın sunumlarla vereceği bu konferansın beyinlerde yeni pencerelerin açılmasını da sağlayacağına inanıyoruz.
KARBON AYAK İZİ NEDİR?
Karbon Ayak izi insan faaliyetlerinin çevreye verdiği zararın ölçüsüdür. Birim karbondioksit cinsinden ölçülen, üretilen sera gazı miktarıdır.
Karbon ayak izi iki ana parçadan oluşur; Doğrudan/birincil ayak izi ve dolaylı/ikincil ayak izi.
Birincil ayak izi evsel enerji tüketimi ve ulaşım (sözgelimi araba ve uçak) dahil olmak üzere fosil yakıtlarının yanmasından ortaya çıkan doğrudan CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.
İkincil ayak izi kullandığımız ürünlerin tüm yaşam döngüsünden bu ürünlerin imalatı ve en sonunda bozulmalarıyla ilgili olan dolaylı CO2 emisyonlarının ölçüsüdür.
ÇEVRECİLERE ÇAĞRI
Çevre konusunda her türlü ihbarı, duyarsızlıkları, çalışmaları ve fotoğrafları iletebilirsiniz. Tabii güzellikleri de.. Tel: 0533 414 24 57cevreciiirmak@hotmail.com
Paylaş