Hayri Çetinkaya: Döviz ve faizden çıkan paranın tercihi borsa

Hayri ÇETİNKAYA
Haberin Devamı

Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) Türkiye'ye stand-by görüşmeleri için geldiği kasım ayından itibaren faizler başlayan düşüş, geçen hafta deyim yerindeyse dibe vurdu.

Merkez Bankası'nın yılbaşından itibaren uygulamaya koyduğu parada yeni düzenle birlikte, para ve sermaye piyasalarında dengelerin alt üst olduğu söylenebilir.

2000 yılının ilk haftasında, bono faizi yüzde 37'ye kadar inerken, gecelik faizler, son dönemin en düşük seviyeleri olan yüzde 17'yi gördü. Bankaların vatandaşa verdiği repo faizleri de yüzde 15'e kadar düştü.

Bayram öncesi yapılan yarım günlük işlemlerde nakit sıkıntısının etkisiyle, yüzde 60'a kadar yükselene gecelik faizlerin, bu hafta içindeki seyri Merkez Bankası'nın interbankta izleyeceği tavra bağlı.

Merkez Bankası'nın geçen haftaki kadar piyasayı büyük miktarda fonlamaya devam etmeyeceği ve gecelik oranların geçen haftaki ortalamasının sbiraz üzerine çıkabileceği tahmin ediliyor.

Bankaların mevduata verdiği faizler de hızlı geriledi. 2000 sonunda öngörülen enflasyon hedefleri doğrultusunda, hafta başından itibaren bankalar mevduat faizlerini kademeli olarak indirmeye başladılar.

Mevduatta, en son en düşük oranlar bir aylıkta yüzde 33, bir yıllıkta da yüzde 30 olarak Koçbank ve Kentbank tarafından veriliyor. Muhtemelen yarın başlayacak yeni haftada, diğer bankalar da mevduat faizlerinde yeniden düzenlemeye gideceklerdir.

ÇİFTE STANDART

Faiz düşürme furyasında bankalar, otomobil, konut ve ihtiyaç gibi tüketici kredisi faizlerini de daha yavaş olmakla birlikte aşağıya çekerken, kredi kartı ile yapılan harcamalardan alınan faizlerde nedense gönülsüz davranıyorlar.

Yıllık mevduat faizini yüzde 30'lara çeken bir bankanın kredi kartı faizi yıllık bileşik hálá yüzde 150'leri bulabiliyor. Bankalar her halde bu çifte standardı da önümüzdeki günlerde düzeltmeye başlayacaklardır.

Dövizde de Merkez Bankası'nın 18 aylık dönemde öngördüğü kur artış hedefleri doğrultusunda satış vardı. Her ne kadar gecelik faizlerin yüzde 20'lere inmesiyle dövize talep artsa da, geçen hafta içinde bankaların yaklaşık 750 milyon dolar satış yaptığı tahmin ediliyor. Pozisyon açmaya yönelik satışların da etkisiyle, ABD Doları geçen hafta Türk Lirası karşısında değer kaybetti.

Dövizin bir yıllık dönemde öngörülen artışını ve Türk Lirası mevduat faizlerinin bugün itibariyle indiği düzey, özellikle sabit getiriye dayalı yatırım araçlarında değerlendiren tasarruf sahiplerini yeni hesaplar yapmaya yöneltiyor.

Yatırımcıların, bono ve mevduatta vadesi biten paralarının önemli bölümünün vadesini uzatmadıklarına, dövizi olanların da bozdurduğuna dikkat çekiliyor.

Peki dövizden ve faizden çıkan para nereye gidiyor? Bu paranın bir bölümünün borsaya girdiği tahmin ediliyor. Fakat borsadan geçmişte, bir şekilde darbe yemiş olan yatırımcıların önemli bir bölümünün hálá kararsızlık içinde olduğu konuşuluyor. Ayrıca borsanın kısa sürede hızlı yükselmiş olması da İMKB'ye yeni girmeyi düşünen yatırımcıları biraz korkutuyor.

Haklı olabilirler. Endeks, bu seviyelerde bir süre dinlenmeye geçebilir. Fakat ülkede öngörülen reformlar yapılır ve işler yolumda giderse, borsa hálá rakipsiz gözüküyor. Herkese iyi bayramlar dilerim.

Yazarın Tüm Yazıları