Yönetim göreve!

Bir 90 dakika ki, tek kelimeyle özetlemek mümkün...

Haberin Devamı

 

 

Yazık...

 

Ligin ilk yarısını harika geçirmiş, Avrupa rüyalarına dalmış Evkur Yeni Malatyaspor’a karşı, üstelik de deplasmanda 26. saniyede geri düşecek, iki kez geriden gelip dengeyi bulacak, ikinci yarıda tartışmalı bir penaltıyla maçı kaybedeceksin! Hem de kalecinin neredeyse kamera açısına girmediği, tümüyle rakip alanda oynadığın ikinci yarıda!

Gerçekten çok yazık.

 

Madalyonun bu yüzü için Göztepe takımını ve teknik direktör Kemal Özdeş’i kutlamak gerek. İlk yarıda çokca yazdığımız gibi Göztepe takımı maç kaybedecekse böyle kaybedecek.

 

Haberin Devamı

Peki nasıl? Göztepe böyle iyi mücadele ettiği maçı neden kaybetti?

 

Bir kere, savunmanın iki kanadı adeta kara delik. Antalyaspor maçından 3 gün geçmiş, kupada yenilen 3 gole karşın Göztepe’nin kanat savunmasında hiçbir şey değişmemiş. Ne kanat ikilileri arasında alan-adam paylaşımı ne stoperlerin rakibi durduran kademeleri! Ara ki bulasın! Sezon başında Gassama-Traore ikilisi, pas trafiğine yaptıkları katkı ve bindirmelerle Göztepe’yi hücumda iki kişi fazla oynatırken, bu kez Göz Göz defansif anlamda sanki iki kişi eksik. Alpaslan, kendi mevkii dışında elinden geleni yapmaya çalışıyor, yetmiyor. Berkan maalesef bu düzeyde eksik kalıyor. Malatya’nın kanatlarında iki yer uçağı olur, tutamazsın. O da yok! Buna rağmen her kenar organizasyonunda Malatyaspor forvetinin altı pasta bomboş topla buluşması, bu ataklardan 2 gol yenmesi, birinde kaleyi meleklerin koruması kabul edilir gibi değil!

 

Kabul edilemeyecek başka bir konu var ki, Göztepe kalecisinin top tekniği ve oyun aklı anlamında Göztepe santrforunun daha önünde oluşu!

 

Saç şekli değişiyor, rakipler değişiyor, ama Jerome’un Göztepe’ye katkı verememe sorunsalı kronik olarak devam ediyor! O da hücumun kara deliği! Göztepe dün, geçtiğimiz yılın her iki yarısındaki santrforlarından biriyle sahaya çıksa, emin olun bırakın beraberliği, galibiyet işten değildi.

 

Haberin Devamı

Burada Kemal Özdeş’in bir dokunuşunu atlamayalım. Ülkemizde teknik adamların çoğu takım oyun kurarken ön liberosunu savunma ikilisinin arasına çekmeyi tercih ediyor. Oysa Özdeş’in orta alanda bir fazla pas seçeneği yaratmak için ön liberoları yerine Beto’yu pas trafiğine katması, rakibin top kazanma tuzağını boşa çıkardı.

 

Özdeş göreve gelirken deplasmanda olsa da oyunun direksiyonunu almak isteyen, kaybederken bile formanın hakkını veren bir takım istemiştik. Gördük ki, hoca bu beklentilerin karşılığını fazlasıyla verecek.

Şimdi sıra Göztepe Yönetimi ve Sayın Başkan Mehmet Sepil’de.

Böyle bir hocanın eline, en azından takımı başka bir noktaya getirecek bir santrfor ve bir sol bek vermek sizce de hoş olmaz mı?

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları