Paylaş
Örneğin...
Sağ bek, sol bek etrafından dönüp giden rakiplere en azından ‘refakat’ edebilmeli! Hücuma çıktığında ‘kale arkasındaki simitçileri’ hedef almadan doğru, düzgün orta kesebilmeli!
Sendekiler bunu yapabiliyor mu? HAYIR!
Stoperlerinin rakip forvetlerle etkileşimi ‘genel izleyici’ kıvamında kalmamalı, onları döndürmemeli, biraz olsun durdurabilmeli!
Göztepe’dekiler durdurabiliyor mu? HAYIR!
Orta saha oyuncularında dikine oynama, ara pası atabilme, gerektiğinde adam eksiltebilme yeteneği olmalı.
Göztepe kadrosunda bu yeteneğe sahip 4-5 oyuncu sayabilir miyiz? Ona da HAYIR!
Eğer bu kadar eksik bir kadron varsa, Jahovic’in büyüsü, Halil’in hırsı seni ligde bir noktaya kadar taşıyabiliyor işte.
Gerisi gelmiyor.
Eğer Göztepe takımı son 5 maçta sadece 1 puan alabilen lig sonuncusu Bandırma’ya 3-1 yeniliyorsa...
Bırakın 3-1’i belki de 6-7 gollü bir hezimetten kurtuluyorsa...
Rakip her pozisyonda Göztepe savunmasını 3’e 1, 4’e 1 yakalayabiliyorsa...
Takım, oyunu biraz önde oynamak istediğinde arka taraf ‘yorgan misali’ açık kalıyorsa...
Buna karşın hücumda elle tutulur, organize tek bir atak geliştirilemiyorsa...
Sözün özü, maç Bandırmaspor ile kaleci Günay arasında geçiyorsa...
“Kral çıplak” demenin zamanı gelmiştir:
1- Göztepe’nin elinde ‘bütçesiyle orantılı’ kalitede ve genişlikte bir kadro yok.
2- Ara transferde atılan adımların tümü yanlış. Gelenler susmuş, gidenler coşuyor!
3- Geride kalan 3 hafta itibarıyla Yılmaz Vural aşısı maalesef tutmamış görünüyor.
4- İlk 2 hedefi matematiksel olmasa da sahadaki futbol gerçekleriyle artık hayal gibi...
5- Daha da acısı play-off bile ciddi ciddi tehlikede.
Paylaş