Değişim, umut ve Stoilov

Turnuvanın başlamasına 11 gün kala adeta plajdan toplanıp maça gelen Danimarka’nın 1992’deki mucizesini bir kenara bırakırsak, en büyük sürprizin yaşandığı Avrupa Şampiyonası’ydı EURO 2004... Fransa, İngiltere, Almanya, İtalya ve ev sahibi Portekiz’in arasından Yunanistan sıyrılıyor, önce finale, ardından şampiyonluğa uzanıyordu. Aslında Komşu’nun sihri basitti. Alman teknik direktör Otto Rehhagel’in ekibi, İtalyanların ünlü Cattenaccio’sunu gölgede bırakacak bir savunma anlayışıyla rakiplere pozisyon vermiyor, 1-0’lık skorlarla zafere yürüyordu.

Haberin Devamı



Sezon başından bu yana Göztepe maçlarını izlerken aklımda hep aynı soru vardı: Rade Kokovic, Göztepe’nin Otto Rehhagel’i olabilecek mi?

Göztepe son iki haftaya dek oynadığından çok daha fazla puan aldı belki ama olmadı, olamadı. Üst üste 5 maç kazanılırken bile “Bu takım şampiyon olur” dedirtmekten çok uzak görüntü, ligin belki de en iyi santrforunu pozisyona sokamayan, üretkenlikten uzak futbol teknik direktör değişimini beraberinde getirdi.

 

Stanimir Stoilov’un imza töreni önümüzdeki sürece dair önemli sinyaller içeriyordu kuşkusuz...

Öncelikle Stoilov da temel sorunun hücumda olduğunun farkında. Bunu net bir şekilde dile getirdi. Takım olarak daha öne yerleşmek gerektiğinden, dominant futbol isteğinden söz etti. İsmi 3-5-2 olan, ancak Göztepe’nin 5-3-2 olarak oynadığı taktiğinden de 4’lü savunmaya dönüleceğini ifade etti. 

Buraya kadar olan bölüm güzel.

Haberin Devamı

Ancak soru şu... Rakip alana yerleşen, baskıyla top kazanan, santrforunu pozisyona sokan, üretken bir Göztepe eldeki kadroyla mümkün mü?

İnsan ‘Evet’ demekte zorlanıyor maalesef!

Öncelikle, birbirine benzer tarzda oyunculardan oluşan orta alan kurguları yerine görev tanımlarının netleşmesi gerekiyor sanki! Asıl işi rakibe ilk baskıyı yapmak, top kapmak olan oyuncusu kim Göztepe’nin? Örneğin bir Gosso var mı?

8 numarada pas trafiğine yön verecek, tempoyu dikte edecek, topun Göztepe’de kalmasını sağlayacak oyuncu için bence Celil de Ahmet Ildiz de biçilmiş kaftan.

Peki ya ofansif yaratıcılık? Diouf’a kim pozisyon hazırlayacak? Kenardan top taşıyacak, adam eksilten, net bir kanat oyuncusu yokken, final pası çıkaracak becerikli ayaklara hasret kalınmışken üretken bir yapı pek olası görünmüyor. Yetenek olmadan, bazı şeyler kolay olmuyor.

Göztepe bu şehrin Süper Lig’e en yakın kulübü şu an. Değişim umuttur. Stoilov da kariyeriyle, tecrübesiyle bir umut. Ancak umutların yeşermesi için, şampiyonluk için, 100. yılında Süper Lig’de bir Göztepe için hoca değişikliğinden fazlası gerekecek gibi...

 

 

 

Yazarın Tüm Yazıları