Otoyolun ilk rüzgarı geçti!

Belki de Cumhuriyet tarihinin en büyük otoyol projesi olan Gebze-Orhangazi-İzmir otoyolu 2004 yılında planlanmış, ihalesi 9 Nisan 2009 tarihinde yapılmıştı.
Yani yaklaşık 9 yıllık mazisi olan Otoyol projesini Nurol-Özaltın-Makyol-Astaldi-Yüksel-Göçay Grubu üstlenmişti.
Projede yüklenicilerin işletme süresi ise 22 yıl 4 ay olarak belirlenmişti.
Bu 24 yılın 9 yıllık dönemi geride kaldı.
Gebze’den İzmir’e kadar uzanan, içerisinde körfez geçiş köprüsü olan Osmangazi Köprüsü ve çok sayıda viyadük ile kavşağın yer aldığı, çok sayıda tünelin bulunduğu projenin planlandığı ve hayata geçirilmeye başladığı dönemlerde sadece Orhangazi bölgesinde değil, tüm Türkiye için heyecan verici bir proje olmuştu.
Bu heyecandan en fazla nasibini alan ise Yalova ve Orhangazi olmuştu.
Çünkü, proje ile birlikte Orhangazi’nin İstanbul’a bağlantısı artık çok daha kolay ve hızlı olacağı gibi, İstanbul gibi dev bir metropol kentin de Orhangazi ve bu bölgeye ilgisini de artıracaktı.
Hızlı ve güvenli ulaşım, İstanbul’un Orhangazi’ye yakınlaşması gibi söylemler ile birlikte haliyle otoyol projesinin geçtiği güzergah üzerinde de arsa fiyatlarında ciddi bir artış yaşanmaya başlamıştı.
Öyle ki, bu hareketlilik ve sirkülasyon ile birlikte 2010 yılından başlayıp geçen yıla kadar devam eden akıl almaz bir hızla süren bir arsa satışı oldu.
İşte bu süreçte çok sayıda vatandaş da otoyol kamulaştırmaları sayesinde ciddi paralar kazandı.
Buna mukabil, bölgede de yüzlerce arsa el değiştirdi, deyim yerindeyse emlakçılar bayram etti.
***
Zaten bu beklenen bir hareketlilikti.
Hem otoyolun kamulaştırmaları, hem yatırım planlayanlar, hem de İstanbul’un o keşmekeşliğinden kaçıp yakın bir yerlerde yer arayan İstanbullular, Orhangazi bölgesine de akın etti.
Bu durum 6-7 yıl sürdü.
Ancak artık bu konuda da ciddi bir durağanlık yaşanmaya başladı.
Son 1 yıldır sektörde yaprak kımıldamıyor desek yeridir.
Bunda bölgenin artık bir doyum noktasına gelmesi aynı zamanda son dönemlerde yaşanan ekonomik durgunluk en önemli etkenler olarak görülüyor.
Yıllar önce böylesin dev bir otoyol projesi planlanırken, hep söylenen bir şey vardı.
‘Otoyol projesi bölgeye değer katacak, gelirken de bereketi ile gelecek’ denirdi.
Henüz tamamı bitmemiş olsa bile bugüne kadar olan bölümde gördük ki, otoyol gerçekten bölgeye bir değer kattı; gelecekte de beklentileri daha da yukarı çekti.
***
Otoyolun inşaatında gelinen aşamaya bakacak olursak, hatırlanacağı gibi otoyol projesinde önce Altınova-Orhangazi arası ulaşıma açıldı.
Ardından Osmangazi Köprüsü devreye girdi.
Sonraki adımda da Gebze’den Bursa’ya kadar kesintisiz ulaşımı sağlayan bölüm ulaşıma girdi.
Projenin bu bölümü Körfez geçiş köprüsü, Orhangazi Tüneli ve Selçukgazi Tüneli gibi en önemli adımların yer almasından dolayı projenin can damarı da denebilir.
Arsa satışları bakımından olmasa da, otoyolun tamamen hizmete girmesi ile değerine değer katacak olan güzergah üzerindeki kentler artık projede, İstanbul’dan İzmir’e kadar sürecek kesintisiz yolculuğu bekliyor.
Projenin tamamının hizmete girmemesinden dolayı henüz beklentileri karşılamamakta.
Haliyle de tüm güzergah otoyolun tamamının hizmete girmesini bekliyor.
Ve proje tamamlandığında, güvenli ve hızlı ulaşım, zaman ve yakıt tasarrufu, İstanbul, Bursa, Balıkesir, Manisa ve İzmir hattı üzerinde ticaretin daha kolay ve hızlı yapılacak olması ile oraya çıkacak katma değer.
Bunların her biri için gelecek yılın ortaları bekleniyor.
Çünkü projede kesintisiz yolculuk önümüzdeki yılın ortalarında başlamış olacak.