Marmarabirlik daha da güçlenebilir

Zeytin hasat mevsimi için geri sayım başladı.1 ay sonra yavaş yavaş zeytinde hasat telaşı başlayacak.

Haberin Devamı

Marmarabirlik, yeni hasat mevsimi öncesinde rekolte beyanı alımlarına başladı. Rekolte beyan alım süresinin ekim ayının ortalarına kadar sürmesi bekleniyor. Rekolte ve alımlar konusunda birliğin bu yıl ki beklentileri henüz net değil.
Geçen yıl yaz döneminde Marmarabirlik o dönemki alım hedefini 45 bin ton olarak belirlemiş, kampanya döneminde bu rakamın biraz üzerine çıkılmıştı.
Bu yıl ise henüz bu beklentiler ve hedefler net olarak ortaya konmuş değil. Ancak, görünen o ki, bu yıl ki alım hedefinin de geçen yıl ile paralellik oluşturacaktır.
*
Nihayetinde Marmarabirlik’in hedefi ne olursa olsun geleceğe daha emin adımlarla yürümek, ayağını daha sağlam yere basabilmek için hiç durmaması gerekiyor.
Birlik durursa, üretici durur, üretici durursa tarım durur.
Dolayısıyla zeytincilik için olması gereken şey daha fazla mücadele, daha fazla çaba.
Peki bu çaba nasıl olmalı?
Neler yapılmalı ki Marmarabirlik’in hem yurt içi hem de yurt dışı satışları artmalı, bu artışlar da üreticiye yansımalı.
*
Geçtiğimiz gün Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin 2020 yılı şampiyonları açıklandı.
Marmarabirlik 60 farklı ülkeye yapmış olduğu 9 bin tonluk ihracat ile TİM’in şampiyonlar listesinde yer aldı.
Marmarabirlik son 10 yılda bu listede 7.kez yer alıyor.
İşin aslına bakıldığında bu gurur verici, sevindirici bir durum.
Yarım yüzyılı aşkın süredir var olan ve zeytin üreticisinin en büyük güvencesi konumundaki Marmarabirlik ihracat şampiyonları listesine sadece son 10 yılda giriyorsa bu büyük bir başarıdır.
Düşünsenize, 50 yılı aşkın süredir varsınız, ama bir kez bile ihracat ile anılmamış, bu konuda hiç bir başarı gösterememişsiniz.
Ama son 10 yıldaki hamlelerle de hem üretim ve pazarlama alanında, hem de ihracat konusunda ciddi başarılar elde edilmiş.
*
Peki bu başarı yada bu rakamlar yeterli mi?
İşin doğrusunu isterseniz, zeytin ve zeytin üretimi konusunda artık 70 yıla yakın bir tecrübesi olan Türkiye’nin zeytindeki en büyük markası olan Marmarabirlik için bu rakamlar yeterli değil.
2020 yılında yapılan 9 bin tonluk ihracat o yıl alınan toplam zeytin miktarının sadece yüzde 20’lik bölümünü oluşturuyor.
Yani 50 bin ton almışsanız bunun sadece 9 bin tonu ihracata, 41 tonu ise yerli pazara gidiyor.
Böylesine önemli bir kurum için, ya da yıllık zeytin üretimi açısından düşünüldüğünde ihracat rakamları artmak zorunda.
*
Türkiye ihracatçılar Meclisi’nin Marmarabirlik’e verdiği ödül ile ilgili değerlendirme yapan genel başkan Hidamet Asa, Marmarabirlik’in ihracatının 2010 yılında 4 bin ton seviyesinde olduğunu, bugün ise bu rakamın 9 bin tona ulaştığını ifade ediyor.
Hidamet Asa hangi ülkelerde bayilikleri ve ihracatları olduğunu da anlattı; Almanya’da Lidl ve Real, Rusya’da Azbuka Vkusa ve Magnet, Özbekistan’da Korzinka, Avusturya’da Penny,Ukrayna’da Auchan ve Novus, Hollanda’da Alberthein, İsviçre’de Migros, Avustralya’da Coles Mayer, Kırım’da da Yabloko, Klever ve Toçka ulusal zincir marketler olmak üzere, ürünlerimiz farklı ülkelerde önemli market zincirlerin raflarında yer almış, bu da Birliğimize yeni bir ivme kazandırmıştır.
*
Hidamet Asa 2023 yılı hedefini de ortaya koyuyor:: “Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100.yılında 10 bin ton / 30 milyon dolar ihracat yapmayı hedefliyoruz.” Önemli kuruluş olan Marmarabirlik’in kendisine böylesine hedefler koyması elbette çok güzel.
Ancak kendi şahsi kanaatimce, hedeflerin daha yüksek olması, çıtanın daha da yukarı çekilmesi gerekiyor.
Cumhuriyetimiz’in kuruluşunun 100.yılında 10 bin ton ihracat ve 30 milyon dolar ihracat hedefi yerine, örneğin 15 bin ton ihracat, 50 milyon dolar hedefi ortaya konmalı.
Bu hususta da Marmarabirlik yönetimi hedefe yürümek için her yolu denemeli, daha fazla çalışmalı, deyim yerindeyse hiç yerinde durmadan bu hedefe kilitlenmeli.
Çünkü biliyoruz ki, Marmarabirlik kazanırsa, üretici kazanır.

Yazarın Tüm Yazıları