Köylerdeki değerin farkında mıyız?

Bursa’nın Cumalıkızık Köyü’nü bilmeyen yoktur. Tarihi özelliği, yüzlerce yıl sonrasına kadar taşınmış evleri,Arnavut kaldırımı sokakları ile yerli ve yabancı binlerce turist ağırlıyor Cumalıkızık.

Haberin Devamı

Cumalıkızık 2014 yılında Dünya mirası olarak kaydedildi.
Haliyle de Cumalıkızık’ın koruma altına alınması da böylece hem ulusa hem de uluslar arası boyuta taşınmıştı.
Cumalkızık’ın eşsiz güzelliği de herkesin dilindedir.
Peki, Cumalıkızık kadar önemsenecek, aynı değeri görecek başka yerlerimiz yok mu bu bölgede?
Aslında birçok Bursa köylerinde benzer tarihi değerlere rastlayabilirsiniz.
Bursa’nın her köşesi tarih ve doğal güzellikle dolu.
Bunlara örnek verebileceğimiz yerlerden bir kaçı da Orhangazi’de.
İznik’in asırlara dayanan tarihinin yanı sıra, Orhangazi’de özellikle İznik Gölü’nün güneyinde kalan bir çok köyün tarihi değeri de yok değil.
Örneğin, Gürle Köyünde bulunan Orhan Camisi, Osmanlı İmparatorluğunun ikinci padişahı Orhan Gazi’nin bölgeyi fethinden sonra yaptırdığı ilk cami.
Yine, Gürle’de bulunan hamam da yine aynı dönemlerde inşa edilmiş, bugünlere kadar gelebilmiş çok önemli tarihi değerler arasında yer alıyor.
Orhan Camisi ve Gürle Hamamı 2012 ve 2013 yıllarında restorasyonları tamamlanmış, tüm ihtişamları ile de ortaya çıkarılmıştı.
Bununla birlikte Orhangazi’den İznik Gölü’ne doğru gölün güney yakasında yer alan Karsak, Gemiç, Gürle, Yeni Gürle, Akharem ve Sölöz’de bulunan, hiç birisinin de Cumalıkızık evlerini aratmayan tarihi evleri aslında keşfedilmeyi, daha da önemlisi, korunarak ortaya çıkarılmayı bekliyor.
Gezip görenler çok iyi bilecektir ki, saydığımız bu köylerdeki tarihi evler atıl vaziyette duruyor.
Atıl oldukları için de ne turizme kazandırılabiliyor ne de ekonomiye.
Bu köyler içinde Gemiç’te bulunan Taş Mektep’in restorasyonu için çalışma başlatılmıştı.
Çalışmayı Büyükşehir Belediyesi yapıyordu.
Ancak bu çalışmanın da sanki tasarruf tedbirlerine takıldığını görüyoruz.

*

Haberin Devamı

Geçmişte bu köylerdeki turizm alt yapısının ortaya çıkarılması için cılız adımlar atıldı aslında.
Önceki yerel yönetim döneminde Ticaret ve Sanayi Odası’nın da katkıları ile Gürle Mahallesi’nde ufak yollu bir çalışma yapılmıştı.
Bu köydeki bazı tarihi çeşmeler TSO’nun sponsorluğunda koruma altına alınmıştı.
Yine bazı tarihi değere sahip eserler de yine geçen dönemin yerel yönetimi ve TSO tarafından bakım ve temizliği yapılarak ziyaretçilere açılmıştı.
Ancak bu çalışmalar da ne yeterli seviyede oldu, ne istenen amaca ulaşabildi.

*

Haberin Devamı

Yine Orhangazi’nin kamu bürokrasisi, yerel yönetimi ve başta Orhangazi TSO olmak üzere tüm STK’ları ve dinamikleri harekete geçerek Güney yakadaki bu tarihi evlerin ortaya çıkarılmasını, turizme kazandırılmasını sağlayabilir.
Bu söylediğim şey belki bir çoğunuza zor ya da gereksiz gelebilir.
Ancak Cumalıkızık ve benzer yerleri gidip görenler bilecek ki, topyekün bir çalışma yapılması halinde ortaya çıkacak o güzellikler sayesinde Orhangazi bambaşka bir havaya kavuşturulabilir.
Bahsettiğim köylerdeki bir çok evin tarihi de yüzlerce yıl geriye gidiyor.
Daha da ilginci bu evlerin bir çoğu halen kullanılırken, bazılarının atıl vaziyette durması.
Devlet, Kültür Bakanlığı, Büyükşehir Belediyesi ve yerel idareciler bu konuda bir çalışma başlatabilirse, bu evler restore edilip turizme kazandırılabilir.
Böyle bir çalışma yapılırsa, bölgeye de çok güzel bir hizmet sunmuş olurlar.

Yazarın Tüm Yazıları