İznik Gölü hala tehdit altında

Türkiye’nin beşinci büyük gölü olan İznik Gölü hala tehdit altında.

Haberin Devamı

İznik Gölü’nü birçok gölden ayırt eden en büyük özellik tatlı su kaynağı olarak hem tarımsal sulama, hem olası bir olağanüstü durumda içme suyu kaynağı olarak kullanılabilmesi. Bir diğer önemli özelliği ise zeytin diyarı Orhangazi ve İznik havzasında yetişen, tescilli dünyanın en kaliteli sofralık zeytininin üretimine ve kalitesinin üst düzey olmasına en büyük etken.
Gölün bu yönü ise tescilli. Herkesin malumu olduğu üzere, İznik ve Orhangazi bölgesinde böylesine kaliteli zeytin üretilebiliyorsa, bundaki en büyük etken İznik Gölü.

***
Bir diğer önemli nokta ise göl ile birlikte bölgenin olağanüstü doğal güzellikleri bünyesinde barındırması. İşte İznik Gölü’ndeki su seviyesi ne yazık ki son yıllarda büyük bir tehdit altında. 2019 yazı ciddi kuraklıkla geçmişti. Yine 2019 yılının sonbahar dönemi de son 39 yılın en kurak sonbahar mevsimi olarak kayıtlara geçmişti.
Kış dönemi ise zaten herkesin malumu. Beklenen yağışlar bir türlü gelmedi. Bölge yeterli yağış almayınca, İznik Gölü’nde de korkutucu düzeyde çekilme yaşandı.
İznik Gölü’ndeki çekilmenin son 20 yılın en büyüğüolduğu da yine kayıtlara geçmişti. Geçen yaz döneminden tutun, bundan birkaç ay öncesine kadar göl sahilinde adacıklar oluşmuş, bu durum da bölgede ciddi korkuya sebep olmuştu.

***
Tüm bu sürecin ardından son aylarda gelen yağışlar neyse ki İznik Gölündeki su seviyesini yükseltti. Göl suyu eski haline ulaşmasa da, ürkütücü seviyenin üzerine çıkmış oldu. Peki İznik Gölü için tehdit bitti mi? İşin doğrusu göl için tehdit hiçbir zaman bitmedi, bitecek gibi de görünmüyor. Öncelikli olarak su çekilme riski büyük sorun.
Yağışlar normal seyrinde de olsa, bölgede günden güne artan tarım kapasitesi, beraberinde sulama suyu ihtiyacını da beraberinde getiriyor.
İznik ve Orhangazi ovalarında yapılan tarımsa sulama, bir de bilinçsiz sondaj ile İznik Gölü suyu hep risk altında olmaya devam edecek. Buna bir de zirai ilaçlama, çiftçinin bilinçsiz ilaçlama yapması yer altı suları ile birlikte kimyasal ilaçlar göl suyuna karışınca göl yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalıyor.

***
Tüm bunlara bir de Gölden serbest bölgedeki bir sanayi kuruluşuna çekilen ve yıllık milyonlarca metreküp miktardaki su, göl suyunun en büyük tehditlerinden birisi.
Bu konuyu daha önce defalarca basında ve köşe yazılarımızda dile getirdik. İddia şu ki, bir devlet kurumu olan Azot Sanayi fabrikası için 1975’li yıllarda İznik Gölü’nden Gemlik’e kadar yaklaşık 25 kilometrelik bir su tahliye hattı çekilir. Bu hat ile Azot Sanayi’nin su ihtiyacı karşılanmaktadır. Ancak Azot Sanayi özelleşip Gemlik Gübre olduktan sonra kullanılan bu su ile ilgili hiçbir detaya ve bilgiye rastlanamıyor. Fabrika özelleştikten sonra da bu suyu hatta daha fazlasını kullanmaya devam ediyor.
Yıllar sonra bu konu 2005 ve 2006 yıllarında o dönemin Bursa İl Özel İdaresi gündemine geliyor. İl Özel İdaresi ile suyu kullanan sanayi kuruluşu bu konuda mahkemelik oluyor. İşte bu noktadan sonra olayın akıbeti ile ilgili hiçbir bilgi yok. Ve buna karşılık Gemlik’teki bu sanayi kuruluşunun İznik Gölü’nden yüksek miktarda su çektiğini biliyoruz. İl Özel İdaresinin kapanıp yetkilerin büyük bir bölümü Büyükşehir Belediyesine geçtikten sonra ne yazık ki bu hususta ne bir adım atan oldu,ne müdahil olan. Umuyoruz ki bu konuda ilgili kurumlar en azından soruşturmasını yapıp mevzunun ne seviyede olduğunu öğrenebiliriz.

***
Velhasıl, İznik Gölü’nde su seviyesi eski haline gelmiş olsa da, tehdit dün olduğu gibi, bugün de devam ediyor.

Yazarın Tüm Yazıları