Artık şehir doğru planlanmalı

Biliyorsunuz, 1980’li yılların sonu ve 1990’lı yıllar Orhangazi’nin hızla göç aldığı, nüfusunun hızla arttığı bir ilçeydi.
Ancak 2000’li yıllar ile birlikte artık nüfus artışı da durağanlaştı. Bunun nedeni 1973 yılından, 2000 yılına kadar geçen sürede Orhangazi’de yaşanan sanayileşme.
1970’li yılların başında Cesa Çember Sanayi ile başlayan ardından Ormo ve Döktaş fabrikasının kurulması ile başlayan sanayileşme, 1990’lı yıllarda hızlanmış, özellikle bölge otomotiv yan sanayinin de merkezi olmuştu. Durum böyle olunca da o dönemlerde ilçe hayli ciddi oranlarda göç almıştı.

*

Şehrin coğrafi konumu, lojistiğin merkezinde olması, İstanbul gibi metropol bir kente yakınlığı, sanayi bölgelerine ve limanlara yakınlığı sanayileşmeyi de hızlandırmıştı.
Bu durum 2000’li yıllara kadar sürmüş, bu tarihe kadar ilçede bir çok sanayi kuruluşu faaliyete girmişti.
Yeni sanayi kuruluşu demek işçi ihtiyacı demekti. Dolayısıyla fabrikalar nedeniyle ilçe özellikle Anadolu’dan hayli göç almış oldu.
Gelin görün ki geçmişin idarecileri ve şehrin karar vericileri bu durum ile ilgili bırakın tedbir almayı, şehri planlarken daha fazla geriye gidişe şahit oluyoruz.
Orhangazi şehir planı ve imar yapılanması bakımından belki de bölgenin en çarpık kenti olarak karşımıza çıkıyor.
Şehir geçmişteki yöneticiler tarafından merkezi 25 bin kişilik bir ilçe olarak planlandığı, ve geçmişte ahbap çavuş ilişkilerinin de fazla olmasından dolayı, yanlış imar planlamaları yapıldı. Oysa, 25 bin nüfustan 60 bin nüfusa ulaşmak da sadece 20 yılda oldu.
Dolayısıyla geleceği göremeyen gelecekle ilgili hiç bir öngörüsü olmayan idareciler yüzünden bugün Orhangazi şehir merkezi dar sokakları, çarpık yapılaşmaları ile vatandaşı isyan noktasına kadar getirmiş durumda.

*

Bugüne kadarki kısım ile ilgili bundan sonra yapacak bir şey de kalmış görünmüyor.
Şehir merkezini yeniden planlamak mümkün olmadığı için, Orhangazi’de şehir merkezi ulaşımı ve yaşamın daha da çekilmez bir hale gelmemesi için önlemler alınması gerekiyor. Bu önlemlerin başlıcası ve en önemlisi doğru planlama, doğru imar durumları. Yani şayet Orhangazi yeni imar alanları oluşturacaksa, geçmişin o hantal düşüncesi yerine, daha akılcı doğru planlamalarla olmalı. Ve bu konuda da şartlar ne olursa olsun ısrar edilmelidir.

*

Orhangazi Belediyesi’nin Yeniköy altında açacağı yeni imar alanı ile, diğer imar oluşacak alanlar bu şehir için artık gelecek demek. Çünkü, sanayi kuruluşları ile birlikte
Büyüyen bir ilçe olduğu gerçeği ile geçmişte doğru planlanmayan imar planlamaları ne pahasına olursa olsun bundan sonra daha kararlı çalışmalar sayesinde şehir geleceğe daha güzel taşınacaktır.

*

Doğru planlamanın bir diğer çözümü de yeni merkezler oluşturmak.
Orhangazi, yapısı itibarı ile 500-600 metre mesafeye sıkışmış, çarşısı hep bir noktada toplanmış bir şehir. Cumhuriyet alanı ve bu alana yakın yerlerde bu şehrin kalbi atıyor.
İşte bu merkezdeki yoğunluğu gidermek için yeni merkezler oluşturulmalı. Bu hususta Hürriyet Mahallesi son yıllarda ciddi mesafe katetmiş durumda. Aynı şey siteler ve Orkent bölgesi için de olursa, insanların sadece şehir merkezinde kümelenmeleri yerine, ikinci yada üçüncü merkezleri tercih edeceklerdir.
Bu da şehir merkezindeki o keşmekeş görüntüyü bir nebze olsun ortadan kaldırmış olacaktır. Dolayısıyla gelecek mutlaka doğru planlanmalı.