Yeni normalin zorlukları ve zorunlulukları

Kontrollü sosyal hayata geçildi. 20 Mart’ta kapatılan alışveriş merkezleri, kuaförler, berberler, güzellik merkezleri açıldı.

Haberin Devamı

Önümüzdeki süreçte yeni normal kapsamında başka adımlar da atılacak. Normalleşmenin gerekçesi olarak vaka ve can kayıplarındaki azalma gösteriliyor. Sadece Türkiye değil, başka ülkeler de kontrollü sosyal hayata geçiyor, geçmeyi deniyor.

Devletlerin virüs varlığını sürdürürken aldıkları bu kararda birçok etken var. Bir yandan halk sağlığını korurken diğer yandan ekonomik ve sosyal hayatın işlemesi ülkeler açısından bir zorunluluk haline geldi. Yönetimlerin kontrollü sosyal hayat ya da yeni normale geçişte koydukları kurallar var. Ancak artık kaçınılmaz olan, her bireyin kendini koruması.

Uzmanlar, Türkiye açısından baktığımızda normalleşme için erken mi değil mi tartışmasını yürütüyor. Erken bir normalleşmenin ya da gevşemenin vaka sayısını yeniden arttırabileceğinden endişe ediliyor. Ancak ekonomik ve sosyal hayatın daha fazla kapalı kalması her ülke açısından zor görünüyor.

Haberin Devamı

AVM BAŞKENTİ ANKARA

Ankara, bir nevi alışveriş merkezlerinin başkenti konumunda. Hem çok sayıda AVM var, hem de ne yazık ki alışveriş merkezinde vakit geçirmek gibi bir kültür var Ankara’da. Henüz tüm alışveriş merkezleri açılmadı Ankara’da. Kontrollü yaşama adım atmışken Hürriyet Ankara muhabirimiz Doğahan Giritlioğlu’nun da gözlemlerinden yola çıkarak şu uyarılarda bulunmak gerek:

* Bölgesel olarak bazı AVM’ler daha kalabalık. Kalabalıkta kural daha kolay bozuluyor.

* Özellikle Ankara’da hâkim olan AVM’de boş boş gezme kültürünün hiç değilse bir süreliğine unutulması gerekiyor.

* Her dakika sizi kontrol eden bir görevli olamaz. Kurallara önce kendiniz, sonra herkes için uyun!

* Hijyen kurallarına hem bireyin hem de işletmelerin tavizsiz uyması gerekiyor.

VİRÜS SİNDİRİM SİSTEMİNE DE YERLEŞEBİLİYOR

Yeni normale ya da kontrollü sosyal hayata adım atarken bir riski daha sizlerle paylaşmak istiyorum: Virüsün tuvaletten bulaşma riski... Bu konuyla ilgili olarak Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı üyesi ve Türkiye Gastroenteroloji Derneği Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Mehmet Cindoruk’u aradım. Mehmet Hoca, COVID-19 hastalarının yüzde 10’unun ishal, bulantı ve kusma şikâyetiyle hastaneye başvurduğunu hatırlattı. Yani virüs akciğer gibi sindirim sistemine de yerleşebiliyor. Virüs burun ya da ağızdan vücudumuza girdikten sonra ya nefes borumuzdan ya da yemek borumuzdan ilerleyebiliyor. Mide asidinden kurtulursa da ince, kalın bağırsak ya da safra kanallarına yerleşebiliyor. Çünkü orada da akciğerlerdeki ACE 2 olarak adlandırılan ve hücrelere bağlanmasını sağlayan enzimden bulunuyor. Profesör Mehmet Cindoruk bu nedenle sebze ve meyvelerin bol suyla ve özenle yıkanması gerektiğinin altının çiziyor. Sirke dışında herhangi bir özel madde kullanılmaması konusunda da uyarıda bulunuyor.

Haberin Devamı

TUVALETLERE DİKKAT

Peki kontrollü sosyal hayat başlarken virüs tuvaletlerden bulaşır mı? Nelere dikkat edilmeli?

COVID-19’un henüz tam tanınmadığına dikkat çeken Mehmet Hoca, COVID-19 ile SARS COV-2’a sebep olan virüslerin yüzde 80 oranda benzediğini söyledi. SARS hastalarında virüsün 30 gün dışkıda kaldığını belirtti. COVID-19’un dışkıdan bulaşma olasılığı konusunda da çalışmaların sürdüğünü anlatan Mehmet Cindoruk’un uyarıları şöyle:

* Ortak tuvaletleri mümkün olduğunca kullanmamakta fayda var.

* İşyerleri ya da AVM’lerde ise tuvalet temizliğine çok dikkat edilmeli.

* Önce çamaşır suyu ile temizlenip tuvaletin kapağı kapatılarak sifon çekildikten sonra tuvalet kullanılmalı.

Haberin Devamı

* Virüslerin negatif basınçta yaşam şansları çok azdır. Mutlaka temiz havayla havalandırılmalılar.

* Kültürümüzdeki temizlenme yöntemini göz önünde bulundurursak, el temizliği ve yıkama kritik derecede önemli. Tuvaletten sonra el ve tırnak içleri kurallara uygun, özenle yıkanmalı.

Yazarın Tüm Yazıları