Paylaş
Doğal olarak “Kur Korumalı Vadeli TL Mevduatı” kararının ayrıntıları ile bundan sonra atılacak adımların peşine düştüm. Hem ekonominin üst düzey isimleri ile hem de Cumhurbaşkanlığı’nın üst düzey isimleri ile konuştum. Sizlere yine madde madde olanı ve bundan sonraki atılacak adımları anlatacağım.
KARAR ORTAK
Bir süredir Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonomi yönetimiyle üst üste toplantılar yapıyor. Ekonomi ile ilgili çeşitli meslek gruplarından, örgütlerinden gelen “Sorunlar ve çözüm önerilerini” içeren raporları okuyor. Cumhurbaşkanı ve ekonomi yönetiminin toplantısına katılan hemen herkes Türk lirasının değerini arttırmak, vatandaşı yeniden Türk lirasına döndürmek ve güven kazandırmak ama aynı zamanda zarara da uğratmamak için ‘Kur Korumalı Vadeli TL Mevduatı’nı uygulamada uzlaştı. Şimdi gelelim yöneltilen eleştirilere üst düzeyde verilen yanıtlara:
HAZİNE’YE FAZLA BİR YÜK BEKLENMİYOR
Bu ürün ile kurdaki ekonomik temellerden kopuk, spekülatif artış ortadan kalktığı için Hazine’ye fazla bir yük beklemiyoruz.
Üstelik kurda geçtiğimiz günlerde yaşadığımız gerçekçi olmayan artışın, ekonominin her alanında vatandaşa getireceği maliyetle kıyaslandığında Hazine’nin yükleneceği maliyet çok daha önemsiz düzeyde.
Dünya merkez bankaları pandemi döneminde para basıp dağıttı. Türkiye’nin para basma niyeti yok.
Getirilen ürün, Kredi Garanti Fonu’nda uygulananın bir benzeri.
Amaç döviz mevduatlarını mümkün olduğunca Türk Lirası’na çevirmek. Bunu yaparken de vatandaşın zarar etmesini önlemek.
MERKEZ’İN DÖVİZİ ARTACAK
Döviz bozdurulup Türk Lirası’na geçildikçe Merkez Bankası dövizi toplayacak, rezervi artacak.
Amaç döviz yatırımlarının Türk Lirası’na dönmesi, Türk lirası yatırımlarının da Türk Lirası’nda kalması.
Kurun daha da aşağı inmesi bekleniyor.
Temel hedef Türk Lirası’nın güçlendirilmesi.
Tasarruf için başka yöntemler cazip hale getiriliyor. Bireysel emeklilik gibi... Devlet artık yüzde 25 yerine yüzde 30 katkı verecek. Şu an BES yani Bireysel Emeklilik Sistemi’nde 300 milyar liralık bir kaynak bulunuyor. Bunun yaklaşık 500 milyar liraya çıkması hedefleniyor.
Merkez Bankası, kuru dengede tutacak.
ENFLASYON ARTMAZ
Peki enflasyon artar mı? Bu soruma verilen yanıtlar ise şöyle:
Enflasyonda ana nedenin kur artışı olduğu söyleniyordu. Şimdi kur düşüyor.
Enflasyonla mücadele tavizsiz bir şekilde sürdürülecek.
YENİ ADIMLAR
Beklenti ilk aylarda yaklaşık 50 milyar dolarlık mevduatın Türk Lirası’na dönmesi. İktidar ve ekonomi yönetimi başka bazı önlemler üzerinde de çalışıyor. Birden fazla swap anlaşması yolda. Bununla birlikte ihracatçılarla ilgili de yeni bir düzenleme yapılacak. Kamuda tasarruf paketi, bütüncül bir tarım politikası gibi başlıklar üzerinde de çalışılıyor. Kaynaklarım spekülatörlerin bir süre daha dövizde kalacağını tahmin ediyor. Ancak bir süre sonra yatırımlarını değiştirmek durumunda kalacaklarının da altını çiziyorlar.
NEREDEN ÇIKTI BU FAİZ İNDİRİMİ KULİSİ?
Kur düşmeye başlayınca, hemen “Merkez Bankası iki puanlık faiz indirimine gidecek” kulisleri yayıldı. Bendeki bilgi buna uymuyor. Merkez Bankası’nın son açıklamasını da hatırlarsak bankanın indirime gitmemesi kimseye sürpriz olmasın.
NASIL BİR VATAN SEVGİSİ?
Üst düzey ekonomi kaynaklarımdan çok şaşırdığım bir bilgi daha öğrendim. Kur korumalı vadeli mevduat ürününün açıklanmasının ardından, kurda daha da fazla bir düşüş öngörülüyordu. Ancak kaynaklarım, Türkiye’nin büyük ve önemli firmalarının salı günü tam bir buçuk milyar dolar aldıklarını söylediler. Neden sorusuna aldığım yanıt şu oldu: “Belli ki kurun düşmesini istemeyen bir kesim var. Salı günü yani kur düşerken, bu miktarda dolar alımı iyi niyetli değil, tüm vatana yapılan bir kötülük.” Sanırım bazen hepimizin aynı gemide olduğunu unutanlar oluyor. Kur düşüyor diye üzülenler, kuru yükseltmek için harekete geçenler, başlarını ellerinin arasına alıp biraz düşünsünler lütfen.
Paylaş