Gerçekte sözde müttefik kim?

27 Aralık 2001: Avrupa Birliği terör örgütleri listesine PKK’yı dahil etti.

Haberin Devamı

13 Ocak 2004: ABD, PKK ve ona bağlı tüm oluşumları terör örgütü listesine dahil etti.

“Sessiz kalanlar, sesi yeteri kadar gür çıkmayanlar, taziye mesajıyla yetinip, topraklarında listelerine aldıkları terör örgütü mensuplarına ev sahipliği yapanlar... Yalandan açıklamalarla terör örgütünü kınayanlar, kınarken NATO müttefiki bir devleti adeta yalan söylemekle suçlayanlar, örgütle sahada müttefik olanlar, silah yardımı yapanlar, koruyanlar, kollayanlar...”

Avrupa Birliği ülkeleri bundan 20 yıl önce, ABD ise 17 yıl önce PKK ve ona bağlı tüm oluşumları terör örgütü listelerine dahil ettiler. Dahil ettiler de ne oldu? Gerçekte Türkiye’nin lehine somut hiçbir şey olmadı. O yüzden de Türkiye, yıllardır terör örgütüyle mücadelesini onca müttefikine rağmen tek başına yürütüyor. Bırakın mücadelede Türkiye’nin yanında olmayı, terör örgütüyle sahada adeta müttefiklik ilişkisi geliştiren Amerika Birleşik Devletleri’nin son açıklamasından sonra, Antony Blinken’ın ABD Dışişleri Bakanlığı koltuğuna oturmadan hemen önce Türkiye için kullanmış olduğu “sözde müttefik” ifadesini, artık ABD yönetimine aynen iade etmek gerekiyor. 

Haberin Devamı

AÇIKLAMADAKİ SON CÜMLE

Öncelikle, Pençe Kartal-2 harekâtında şehit olan üç askerimizle, terör örgütü PKK tarafından kaçırılan ve öldürülen 13 vatandaşımıza Allah’tan rahmet ve ailelerine başsağlığı diliyorum. Bu acı olayın hemen ardından ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price “ABD, Türk vatandaşlarının Irak’ın Kürdistan Bölgesi’nde öldürülmesinden üzüntü duyuyor. NATO müttefikimiz Türkiye’nin yanındayız ve son çatışmada hayatını kaybedenlerin ailelerine başsağlığı diliyoruz. Türk vatandaşlarının, terör örgütü PKK’nın elinde öldüğü haberleri doğruysa, bu eylemi en güçlü şekilde kınıyoruz” açıklamasını yaptı.

Sözde müttefikimiz bu açıklamayı hiç yapmasa daha iyi olurdu. En azından yeni yönetim kendini bu kadar açık etmemiş olurdu. Sizden ricam, açıklamanın son cümlesini bir kez daha okumanız: “Türk vatandaşlarının terör örgütü PKK’nın elinde öldüğü haberleri doğruysa, bu eylemi en güçlü şekilde kınıyoruz”...

Haberin Devamı

Biden yönetiminin, NATO müttefiki Türkiye’nin yaptığı açıklamalarla ilgili kuşkusu mu var?

ABD, Türkiye ve Türkiye Cumhuriyeti yetkililerini yalan söylemekle mi itham ediyor?

Biden yönetimi, Türkiye ile ilişkilerinde berbat bir politika izlediğinin farkında mı?

ABD silah yardımı yapmaya doyamadığı YPG’nin PKK ile aynı olduğu ve silahların ortak kullanıldığından hareketle, bugüne kadar hayatını kaybeden Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için hiç mi suçluluk duymuyor?

YPG ve PKK’yı ayrıştırma politikalarının tutmayacağını ne zaman anlayacaklar? Bu politikaya kendilerinin bile inanmadığı, zaten açıklamalarıyla ortaya çıkmadı mı?

Bakın, Biden yönetimi işbaşı yaptıktan hemen sonra Türkiye’nin oluşturduğu güvenli bölgeye yönelik, terör örgütü YPG/PKK saldırıları artmış, ABD saldırıları engellememiş, üstelik saldırıları kınarken de terör örgütünün adını zikretmemişti. Tüm bunların üstüne yapılan son açıklama ve o açıklamadaki son cümle ise deyim yerindeyse iki ülke ilişkilerine tüy dikmiştir.

Haberin Devamı

BUNDAN SONRASI...

ABD-Türkiye ilişkilerinde en sancılı başlığın ABD’nin terör örgütü ile işbirliği ve Türkiye’ye yönelik tutumu olacağına şüphe yok. ABD istediği kadar açıklama, baskı yapsın, S-400 konusu geride kalmıştır. Son olarak Türkiye’nin terörle mücadelesinin artarak süreceğini de söyleyelim. Cumhurbaşkanı Erdoğan “Sincar, Suriye ve Kandil’de bulundukları hiçbir yer artık güvenli değildir” dedi. Bundan sonra terör örgütüne yönelik harekâtlar daha da artacaktır.

 

Yazarın Tüm Yazıları