Paylaş
Çok büyük iki deprem, yüzeye yakın ve çok geniş bir alanda gerçekleşti. Bunlar gerçek... Bu yaşanan felaket de ilk değil. Ancak artık doğa olayı depremin bir felakete dönüşmesinin kesinlikle engellenmesi ve bu Maraş depremlerinin son felaket olarak tarihe geçmesi gerekiyor. Hükümet, Kabine toplantısında bir dizi önemli karar aldı. Edindiğim bilgilere göre; kabineyi deprem bölgesindeki illerde de toplayarak, illere özel daha detaylı toplantılar yapmayı da düşünüyorlar. Eğer bu toplantılar yapılırsa, umarım yerel yöneticiler de dahil edilerek ortaklaşa konuşulur. İnsanlarımızın barınma sorununu gidermek için şehirlerin yeniden imarı önemli, ancak:
- Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan fay hatlarının üzerinde yerleşim olmayacağını açıkladı.
- Bu kapsamda biliminsanlarının görüşleri mutlaka alınmalıdır. Mikro bölgeleme çalışmasına öncelik verilmeli, depremlere dayanıklı binalar bilime uygun bir şekilde inşa edilmelidir.
- Bundan birkaç yıl sonra, bu büyük felaket de unutulup kimse ağzına “imar affı”nı almasın diye gerekli tedbir alınmalıdır.
- Eski binaların yanı sıra yeni binaların da yıkıldığını hep beraber gördük. Yakalanan müteahhitlerin yanı sıra açılmayacak mühürü kaldıranlardan ya da olmayacak projelere onay verenlerden de hesap sorulmalıdır.
YARDIMIN BİLE AYRIMI OLUYORSA VAY HALİMİZE...
“Sağ elin verdiğini sol el görmesin” denir. Kuran-ı Kerim’de Bakara Suresi’nde ise “Sadakaları açık olarak verirseniz bu ne güzel! Şayet onu yoksullara verirken gizlerseniz, bu sizin için daha da hayırlıdır ve sizin bir kısım günahlarınıza kefâret olur. Allah yaptıklarınızdan haberdardır” yazar. Kısacası böyle bir felakette ister kampanyalarla açıktan, ister gizli yardım yapalım, ikisinde de sorun yok. Yeter ki yaralarımızı saralım.
- Küçücük çocuklar kumbaralarını kırıp harçlıklarını verirken; büyükler ise birbirlerini kırmaya ve ötekileştirmeye devam etti, ediyor.
- Yardımı nasıl, nereye yaptığınız mı önemli yoksa yardım yapıp yapmadığınız mı?
- Deprem bölgesinde pişirilen çorba mı önemli yoksa o çorbayı kiminle ya da kimin adına pişirdiğiniz mi önemli?
- İşi bir ucundan tutana, elinden geleni yapana, o değil, bu derneğe bağış yapana, yardımı doğrudan yapana, adını açıklayana, adını saklayana, kısacası o bölge ve felaketi yaşayan insanlarımız için küçük, büyük demeden adım atana teşekkür edip minnet duymak varken; öfke ve ötekileştirmenin sebebi nedir?
- Bu ülkenin Cumhurbaşkanı’nın “Bu ülkede taş üstüne taş koyanın başımızın üzerinde yeri var” dediğini unutmayın.
Gerçekten birlikteliğe, azıcık sevgiye, sevgi olmasa da saygıya sonsuz ihtiyaç varken, yardımlar üzerinden bile karşı karşıya geliniyorsa vay halimize...
MERKEZ BANKASI’NIN TARTIŞMA YARATAN YARDIMI
“Türkiye Tek Yürek” Bağış Kampanyası’na Merkez Bankası 30 milyar lira bağışlayınca tartışma başladı. Gelen tepkiler üzerine Merkez Bankası Başkanı Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu’nu aradım, sorularımı da peş peşe sıraladım.
Prof. Dr. Şahap Kavcıoğlu
KAVCIOĞLU: YARDIM BANKANIN KÂRINDAN YAPILDI
Merkez Bankası Başkanı, “Yardımı bankanın kârından yaptık” dedi ve ekledi:
“- Merkez Bankası anonim şirkettir. Normal süreç işleseydi, diğer ortaklarımıza da kâr payı verecektik.
- Yıl sonu bilançomuz bağımsız denetimden geçiyor. Faaliyet raporumuzla her şey şeffaf bir şekilde gözüküyor. Kısacası paramızı da kârımızı da isteyen görebilir.
- Felaket boyutunu konuşmayıp Merkez Bankası’nın yaptığı yardımı tartışmak, sağlıklı bir bakış açısı değil.
KAVCIOĞLU: ALDIĞIMIZ KARARIN ARKASINDAYIZ
- Felaket büyük, bu nedenle de yardımı oraya yapmayı uygun bulduk. Hukuken, ahlaken, insani duygular açısından yerinde bir yardımdır.
- Aldığımız kararın arkasındayız.
- Eğer bu parayı Hazine’ye aktarsaydık, Hazine başka bir alanda kullanabilirdi. Biz bu payı direkt olarak deprem bölgesine tahsis ettik.
KİMİN PARASI TARTIŞMASINA YANIT: DEVLETİN PARASI, MİLLETE VERMEK DE DOĞAL
-‘Kimin parasını kime veriyorsunuz?’ yorumları anlamsız.
- Bu para devletin parasıdır, milletin parasıdır. Milletin parasını da millete vermekten daha doğal bir şey yoktur.
- Biz pandemide de yangınlarda da yardım yaptık.
- 1999 depreminde de Merkez Bankası hem nakdi yardımda bulundu hem de okul yaptırdı.
- (1999 yılındaki yardımın daha sembolik olduğuna ilişkin eleştirilere) MB’nin o zaman bu kadar kârı yoktu.”
Merkez Bankası Başkanı’nın açıklamaları böyle. Başkan Kavcıoğlu bundan sonra da yardımlara devam edeceklerini sözlerine ekledi.
SEÇİM TARTIŞMASI
Sevgili okurlarım, felaketin ortasında bir yandan da seçim tarihi yaklaşıyor. Bu nedenle de siyaset, seçimlerin ertelenip ertelenmeyeceğini konuşuyor. Muhalefet “Seçimler ertelenemez” diyor.
- AK Parti’de ise tüm seçenekler masada ama şimdilik herhangi bir erteleme kararı ve niyeti yok.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimlerin 14 Mayıs’ta yapılmasından yana olduğunu, bazı partili isimlerin ise 18 Haziran tarihini savunduğunu söyleyebilirim.
- Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçimle ilgili bir endişesi olmadığı belirtiliyor.
- Deprem bölgesinden taşınanların oy kullanımı ya da deprem bölgesinde kalanların nerelerde oy kullanacakları ve bu konularda tartışma yaşanmaması için ise çalışmaları YSK yürütecek.
Paylaş