Paylaş
Gelinen noktada vatandaşın cebi yanıyor. Cuma günü yayımlanan yazımda hükümetin ekonomi politikalarını anlatırken, hedeflerini “Yatırımları arttırmak, işsizliği azaltmak ve alt gelir grubunu rahatlatmak” sözüyle özetlemiştim. Alt gelir grubu başta olmak üzere tüm çalışanlar Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun toplanmasını bekliyor.
‘GEÇİNEMİYORLAR’
İzmir’de açıklamalarda bulunan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ı aradım. Gelelim sohbetin detaylarına: Atalay son aylarda her gittiği yerde işçilerle sohbet ediyor. Çöpçüden garsona, terziden çırağa Atalay hemen herkesten aynı cümleyi duyuyor: “Geçinemiyoruz, bu para ile geçinme şansımız sıfır.” Bu haklı yakınmaları dinleyen Türk-İş Genel Başkanı, “Devlet enflasyonu yüzde 20 olarak açıklıyor. Ancak markete, şekere, tuza, yağa, benzine bakınca yüzde 20 değil. Devletin açıkladığı rakamla pazardaki fiyat örtüşmüyor” dedi.
Türk-İş masaya bir rakam telaffuz etmeden oturacak. Stratejik açıdan pazarlık güçlerini etkilemesin diye rakam telaffuz etmiyorlar. Ancak altını çizdikleri birkaç nokta var:
Belirlenecek rakam, 7 milyonun üzerindeki asgari ücretle çalışanlar başta olmak üzere tüm çalışanları ve iş dünyasını ilgilendiriyor.
İşçinin karşı karşıya olduğu tablo, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a da Çalışma Bakanı’na da Hazine ve Maliye Bakanı’na da anlatıldı, anlatılıyor.
Belirlenecek rakam işçiye nefes aldırmalı, tebessüm ettirmeli.
10 kişinin altında asgari ücretli çalıştırılan işletmeler, toplam işletmelerin yüzde 90’ını oluşturuyor. Belirlenecek rakam küçük işletmecileri zor durumda bırakmamalı. Yani devlet küçük ve zor durumda olan işverenin yüküne ortak olmalı.
‘İŞVEREN DESTEĞİ DEVAM ETTİRİLMELİ’
Dünyadaki ve Türkiye’deki gelişmeler göz önünde bulundurulduğunda işveren açısından da tablo iç açıcı değil. TİSK Genel Sekreteri Aksansel Koç ile de sohbet ettik. İşverenin karşı karşıya olduğu yükü şöyle sıraladı:
Hem dünyada hem de Türkiye’de kronik hale gelmemesini istediğimiz bir enflasyon hastalığı ile karşı karşıyayız.
Tüm dünyada enerji maliyetleri yüzde 100, emtia fiyatları yüzde 300, navlun fiyatları yüzde 800 arttı.
İşveren, işçinin de sıkıntısının farkında. TİSK son aylarda işverenin, işçinin ve kamuoyunun nabzını araştırmalarla tutuyor.
İşveren ve işçinin hep birlikte zor bir dönemden geçtiğine dikkati çeken Akansel Koç, asgari ücret belirlenirken işveren açısından taleplerini ise şöyle sıraladı:
5 yıldır devam eden asgari ücretliye işveren desteği sürdürülmeli.
Asgari ücret başta olmak üzere ücretler üzerindeki vergi yükleri gözden geçirilmeli.
‘İKİ GÜNDE BELİRLENSİN’
Masanın iki önemli aktörü yani işçi ve işveren açısından durum bu. Çalışma Bakanlığı’nın asgari ücret ve geçim sıkıntısı konusunda işçi, işveren, vatandaş nezdinde bir araştırma yaptırmakta olduğunu ve yakında tamamlanacağını da ekleyelim. Tarafların en büyük endişesi ise ortaya çıkan gerilim. Bu nedenle Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun aralık ayının başında çalışmalarını tamamlaması isteniyor. Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, “Aralık ayının ilk 10 günü ya da 15 günü içerisinde bunu imzalayalım” derken, TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, “Gerekirse 2-3 gün üst üste toplanarak hızla sonuçlandıralım” diye konuştu.
SANAYİ 4.0
GÜNDELİK kararlar ve sorunların yanı sıra, ekonomide orta ve uzun vadede hepimizin gündemi olacak temel bir konu var: Sanayi 4.0. Peki Sanayi 4.0 aslında ne demek, gerçekten insansız üretim dünyasına mı ayak basıyoruz? Yeni dünyada robotlarla insanlar arasında nasıl bir denge kurulacak? Robotlar, insanların işlerini ele mi geçirecek? İşte tüm bu soruların yanıtlarını büromuzun İstihbarat Şefi Hacer Boyacıoğlu en yetkin isimlerle tartıştı, Türk Metal Sendikası kitaplaştırdı. TİSK Başkanı Özgür Burak Akkol’dan Ford Otosan Genel Müdür Müdürü Haydar Yenigün’e, Arçelik CEO’su Hakan Bulgurlu’dan Siemens Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Gelis’e kadar birçok isimle konuştu Sevgili Hacer. Ortaya çıkan sonuç, ‘Sanayi 4.0’ için kamu, işveren ve çalışanın topyekun ve koordineli bir hazırlık sürecine hızla girmesi gerektiğini gösteriyor.
Paylaş