Paylaş
Bakın dünya liderler masasını, hele hele büyüklerin masasını uzun şık bir masa olarak düşünün. Üzerinde yemek yiyorlar, gülümsüyorlar, surat asıyorlar, bazen sesler yükseliyor. Mesele masa değil, o masanın altı. Masanın altında tekmeler atılıyor, ayaklara basılıyor, aynı zamanda da el sıkışılıyor. Yani kimin eli kimin cebinde belli olmuyor. Bunları niye anlattım. Türkiye’nin Suriye ve Irak’ta yürüttüğü terörle mücadeleye farklı bir gözle bakmanız için. Durum şöyle:
SURİYE’DEKİ YAPIYA ASLA İZİN VERİLMEYECEK
Sizce Erdoğan gitse, ABD, PYD/YPG’ye silah ve para desteğini kesecek mi? (Oradaki emellerine ulaşana kadar yanıtın ‘hayır’ olduğunu herkes biliyordur.)
Üstelik artık bir anlamda “level” atlayan bir ilişkileri var. NATO müttefikinin bir terör örgütüne verdiği binlerce TIR yetmedi, şimdi hava eğitimine başladı. Sorması ayıptır terör örgütü helikopterden iple hangi ülkeye inmeyi planlıyor?
Türkiye, terörü kaynağında vurma konseptiyle birlikte hudutlarını güven altına almak, terör koridorunu önlemekte kararlı. Kara harekâtı için tüm hazırlıklar tamam.
Diplomasi şu an için önplanda olsa da kaynaklarım, “Her şeyin bir zamanı var, bundan geri adım atılmasını kimse beklemesin” diyor.
Nedenine gelince, ABD ve bazı destekçilerinin hedefi kesin... Irak’ın kuzeyindeki benzer yapıyı Suriye’de oluşturmak. Suriye daha tehlikeli. Çünkü Irak’ta farklı Kürt aktörler olmasına rağmen, Suriye’de yapı tamamen terör örgütüne ait. Bir sonraki adımın iki yapıyı birleştirmek olduğu ise sır değil.
TÜRKİYE, BİR KEZ DAHA SÖZLERİNİ TUTUP TUTMAYACAKLARINA BAKIYOR
Türkiye, aynı zamanda masanın altındaki oyunun da farkında. Yakın ilişkide olduğu Rus askerlerinin Tel Rifat ve Menbiç’te bulunması, Ayn el-Arab ve ötesinde ise ABD’nin bulunduğunu unutmayın. İki ülke, terör örgütü unsurlarına 30 kilometre aşağıya inmeleri için uyarılarını yapıyor. İnmezlerse Türkiye’nin kararlılığına da dikkat çekiyor.
Türkiye, bir kez daha bu uyarıların ciddiyetini ve hayata geçirilip geçirilmeyeceğini test ediyor. İki ülkeyle (ABD-Rusya) tahıl koridorundan, F-16 konusuna kadar birçok işbirliği alanı olduğunu da göz önünde bulundurun.
Ancak mesele Türkiye’nin bütünlüğü ve terör saldırıları olunca, Türkiye’nin tereddüt etmeyeceğini ve artık tahammülünün kalmadığını da tüm taraflar biliyor.
BU İŞİN ÇÖZÜMÜ...
Türkiye’nin terörle mücadeleden taviz vermeyecek olması ile birlikte, Şam yönetimi ile Suriye’nin toprak bütünlüğünün sağlanması için çözüm yolunun bulunması şart. Zaten Ankara sıcak mesajlar veriyor, istihbarat örgütleri tüm sorunlu başlıkları masaya yatırıyor. Ayrıca siz bakmayın “Esad, Erdoğan ile görüşmeyi reddetti” iddialarına, doğru değil. Edindiğim bilgi o da istekli. Lakin bazı ülkeler “Türkiye-Suriye küs kalsın, sorunlar da çözülmesin” derdinde. Ancak unutulmaması gerekenler ve bu yolda kritik sorunlar var:
Türkiye’de bulunan mülteciler ve Şam yönetimine muhalifler sisteme dahil edilmeli. Bunun için de Esad gerekli reformları yapmalı. Muhalefet ve Esad bir ortak noktada buluşmalı.
Az ve seçme mülteci kabul eden Batı, Türkiye’ye “Garantiler tam olmadan, istediğimiz noktalara gelinmeden mülteciler dönmemeli” diyor. İyi de siz ne yapıyorsunuz? Sorunun çözümü için orayı daha da karıştırmak dışında bir adım atıyor musunuz? Ya da madem mültecileri çok düşünüyorsunuz, biraz daha misafir almak istemez misiniz?
Esad topraklarına hâkim olmalı. Yani terör örgütünün varlığına ülkesinde son vermeli. Ancak baba Esad’ın ardından Beşer Esad’ın da terör örgütü ile grift ilişkisi burada en büyük endişe kaynağı.
Esad yönetimi, “Türkiye topraklarımdan çekilsin” derse, terör sorunu halledilmeden Türkiye’nin o topraklardan çekilmesi mümkün değil. Sadece terör örgütü sorunu değil, kilometrelerce öteden gelenlerin Suriye’yi terk etme konusunda öncelikleri olduğu aşikar.
KUZEY IRAK’A ÜS BÖLGELERİYLE DUVAR
Suriye için tüm hazırlıklarını, alternatifli planlarını tamamlamış olan Türkiye sadece kısa bir süreliğine önceliğini Kuzey Irak’a veriyor.
Türkiye-Irak sınırı boşluk kalmayacak şekilde üs bölgeleriyle tamamen kapatılacak. Bir anlamda Türk askeri, üs bölgeleriyle duvar örecek. Geçiş tamamen kontrol altına alınacak.
Irak Bölgesel Kürt Yönetimi’nden ise terör örgütüne karşı kendi alanlarında kontrol bölgeleri kurmaları istendi.
Kuzey Irak’ta ana hedef Sincar. Suriye ve Irak arasındaki terörist geçişini sağlıyor. Bu hattın tamamen temizlenmesi büyük önem taşıyor.
Paylaş