Paylaş
Maça iyi başlamak, istekli başlamak hatta baskılı başlamak önemlidir. Ama, Galatasaray’ın yaptığı gibi direkt sonucu alacak sertlikte ve şiddette bu işi yapmak farklı özellikler ister. Böyle bir başlangıç için de ekstrem işlerin olması gerekiyordu. Mesela;
1- Dünya’nın en iyi hocası Mourinho’nun tribünde olması.
2- Şampiyonlar Ligi’nde Schalke’yi geçip çeyrek finale çıkması.
3- Eldeki çok etkili gol silahlarını hedefe yani kaleye yakın oynatması.
Aslında maçın ilk 10 dakikası ve sonrasının hikayesi Galatasaray’ı nefis özetleyen bir görüntü. Sarı kırmızılı ekip öyle bir takım ki 10 dakikada işi bitirecek kadar önemli ve etkili ayaklara sahipken sonrasında maçı beraberliğe getirebilecek kadar da sıkıntılı ve dengesiz bir defansa sahip. Ne zaman defans az hata yapan yapıya kavuşur işte o zaman Galatasaray sadece Türkiye de değil Avrupa’da da yenilmesi zor bir ekip olur. Ama 10 kişi oynayan ve kaleye gelmekte zorlanan rakipten bile gol yiyebilen bir defans ile bu sene Galatasaray’ın Avrupa’da işi zor. Tabi Jose Mourinho’nun tribünde olmasının etkisi de küçümsenmeyecek kadar önemli.
Drogba - Sneijder zaten eski öğrencileri ama asıl etkiyi Melo gösterdi. Galatasaray acaba önemli maçlarda Mourinho’yu misafir mi etse? Çok etkisinin olacağı kesin.
EFSANE’DEN DERSLER
FAKAT 10 dakikada biter dediğimiz maç fazla da uzamadı ve yarım saat dolarken Bobo atılınca bitti. Bobo atılmasa da çok fark etmezdi aslında. Çünkü sahada moralli, istekli, doğru sistemi bulmuş bir Galatasaray ve harika bir Drogba vardı.
Burada en şanslı oyuncu Burak Yılmaz. Öyle bir oyuncu ile oynuyor ki yükünü azaltmanın yanında kendisine goller de attırıyor. Ama asıl şansı böyle bir efsanenin yanında oynamak ve çok şeyler öğrenecek olmak. Daha iyi bir hoca bulamaz Burak.
SİSTEM FARKI...
GALATASARAY, Drogba-Burak çift forveti arkası Sneijder hücum hattı ve 3’lü orta saha oynamaya başlayınca farkını hissettirmeye başladı. 4-3-3 sistemi riskli gibi gözükebilir ama Galatasaray gibi iyi kadroya sahip bir takım için bu sistem risk değil ihtiyaçtır. Çünki;
1- Kaleye yakın oynayan Drogba-Burak-Sneijder üçlüsü daha az enerji harcayarak çok daha etkili hale geliyor.
2- Sistem otomatikman önde oyunu ve baskıyı gerektirdiği için maç kontrol altında ve kısa mesafede oynanıyor.
3- Öndeki üçlü kendi işi olan pozisyon hazırlama ve gol işini yaparken,orta üçlü de oyun kontrolü ve baskıyı sağlıyor.
4- Blokları belli ve görevleri net bir sistem olunca herkes kendi işini daha rahat ve daha iyi yapar hale geliyor.
YARIM MAÇ
GALATASARAY için zor geçmesi beklenen ama hem kolay hem de yarım kalan bir maç oldu. İkinci yarısı neredeyse zaman geçirme ve paslarla geçen karşılaşma sonrası akıllarda kalan Mourinho, Burak ve Drogba oldu. Galatasaray için önemli bir 3 puan ve deplasman galibiyeti olurken bu işten zararlı çıkan Mourinho’ydu. Tamamen ve sadece Galatasaray endeksli geçen Muslera’nın adını unuttuğumuz maçtan neler çıkarabilmiştir bilinmez ama en azından görmeyi beklediği dezavantajları bulamamıştır.
Paylaş