Paylaş
Yıllardır konuştuğumuz Premier Lig’deki tempo, heyecan ve maç zevkinin nefis bir örneğini gösterdi iki takım. Böyle oynayan iki takıma futbol adına teşekkür etmek lazım. Diğer taraftan ise Galatasaray’ın böyle bir baskı altında oynaması Şampiyonlar Ligi’ndeki maçları öncesi nefis bir antreman oldu. Bu yüksek tempo ve üst düzey mücadele oyundaki 3 karaktere ayrı bir ilgi ile bakmaya sebep oldu.
Birincisi: Sneijder.
İkincisi: Chedjou.
Üçüncüsü: Hakem.
Sneijder’in baskı yiyen Galatasaray’a nasıl liderlik edeceğine, Bursaspor’un önde oynayıp arkada bıraktığı boşluklara koşu yapan Burak’ı nasıl kullanacağına ve kora kor mücadelede ayakta kalıp kalamayacağına vereceğimiz cevaplar, bu ciddi testi geçip geçmediğinin de belli olacağı andı. Cevap mı? Bence ilk yarıda her üçünden de geçti. Chedjou ise ilk yarısı genelinde G.Saray yarı alanında geçen maçta sakin kalması, zeki olması ve hislerini kullanması gereken ön plandaki adamdı.
Fatih hoca etkisi
TERİM’in Drogba’yı oyundan almasının iki sebebi var. İlki oyunun hakimiyetini almak için orta sahaya Emre takviyesi yaptı. İkincisi skoru korumak ve Burak’ın hızını kullanarak Bursa defansının arkasındaki alandan yararlanmaktı. Peki düşünülen bunlarken gerçekleşen tam tersi oldu. Fatih Hoca mahkum oynadığı maçlarda rakip baskısını kırmak için savunmaya takviye yapmak yerine hücum hattını yenilemeyi seçen bir teknik adam. Drogba değişikliği hem zamanlama olarak hem de düşünce olarak yanlıştı. Zaten yanlışını Umut ile telafi etmeye çalıştı. Drogba’nın oyununu bırakın varlığı rakip için tehlike iken Daum’un hamlesi dikkat çekiciydi. Tek forvet Pinto’nun yanına Enes tercihi sonucunu verdi.
MAÇIN İYİSİ
Son yıllarda Türkiye’ye gelen en kalite defans Civelli ile Batalla.
MAÇIN KÖTÜSÜ
Drogba değişikliği ile Fatih Hoca ve sahada gezinen Eboue.
HAKEM: Bu tempoda iyi bir yönetim gösterdi.
Paylaş