Paylaş
Guiza ısrarı
Her hocanın çok beğendiği ve daha toleranslı olduğu oyuncular vardır. Güiza böyle bir oyuncu. İyi futbolcu ama Fenerbahçe’de olmadı. Formu iyi olmayan futbolcu kendini bilir ve formayı hak etmediğini hisseder. Daum burada ısrar ötesi bir durumla Güiza’ya şans vererek hem İspanyol oyuncuyu ateşe attı hem de Semih-Gökhan Ünal ikilisini zor durumda bıraktı. Güiza’nın bu durumu Semih-Gökhan Ünal ikilisinden beklentileri daha yükseklere çekti. Girip her maçta gol atıp takımı kurtarmaları beklenmeye başlandı. Halbuki Güiza’yı dinlendirip bu oyunculara şans verse ne taraftar bu kadar gerilir ne de takım bu kadar çaresiz olurdu. Daum, artık bu inadından vazgeçip Semih’e formayı vermek zorundadır.
Santos’un yeri
Bana göre kesinlikle sol bek değil. Daum’un yanlışı defansif özelliği olmayan Santos’u arkada, ofansif özelliği iyi olmayan Vederson’u önde oynatması. Aslında basit bir yer değişikliği ile bu durum sorun olmaktan çıkıp Fenerbahçe adına daha işlevsel bir sol
kanat ortaya çıkarır. Santos’un kendi kafasına göre takılan disiplinsiz oyun tarzı, iş defans yapmaya geldiğinde ortaya çıkıyor. Santos’a bakın bazen orta saha, bazen forvet ama sol bek değil.
Fenerbahçe’nin yediği gollere bakın hep iki kenar bek öndeyken problem yaşanıyor. Bek oynayan oyuncuların birinci işi defans yapmak. Örneğin, İstanbul BŞB’nin attığı ilk golde iyi bir solbek İskender’i takip edip kademe yapardı. Fakat Santos’un ilk düşüncesi defans değil gol atmak. Daum burada Santos’u ya önde oynatmalı ya da oynatmamalı.
Kocaman’ın konumu
Daum’un, Aykut Kocaman’dan memnun olmadığını açıkça beyan etmesi takımın içindeki bir başka problem. Bu ikilinin arasında Daum kaynaklı problemin rahatsızlık boyutunun birçok şeyi etkilemiş olması ilerisi için de sıkıntı. Daum’un tek adam olma isteğine Aykut Kocaman’ın yetkilerinin engel olması oyuncu seçiminden, sisteme kadar birçok konuda yanlış kararlar alınmasına sebep olur.
Savaşan oyuncu azlığı
Fenerbahçe’nin kadrosunda tekmeye kafa sokacak, takımı için oynayacak ve o ruhu sahada gösterecek tek oyuncu var o da Emre Belözoğlu. Tek bir Emre ile kaç maç oynanır ve Emre kaç maç aynı direnci gösterir. Aslında Emre diğer oyuncular için en kötü örnek oluyor. Emre bu performansı ile takımın bütün defosunu ve eksiklerini ortaya çıkarıyor. Emre’nin oyununu, isteğini gören taraftar diğer oyuncuların ne yapmadığını o kadar net görüyor ki ister istemez tepki veriyor. Fenerbahçe’ye bakınca temposu olan, takım oyunu oynayan 3 veya 4 oyuncu sayarsınız. Sorumluluk alabilmek ayrı birmeziyettir. Ama bu özelliği gösterecek oyuncu sayısının azlığı Fenerbahçe’nin işini zorlaştırıyor.
G.Saray-F.Bahçe derbisi belirleyici olacak
BEN Galatasaray’ın sakatlıktan dönecek oyuncuları ve Dos Santos-Jo ikilisinin katkıları ile beraber Mart ortasından itibaren lige ağırlığını koyacağını düşünüyordum. Takımın çok önemli iki oyuncusu Baros ve Kewell ile kadro kalitesi tavan yapacak Galatasaray için bu ikili dönmeden bile işler iyi gitmeye başladı. Jo’nun yavaş yavaş takıma alışmaya başlaması, Dos Santos’un kalitesinden sadece küçük sahneler izlettirmesinden çok ezeli rakibinin içinde bulunduğudurum Galatasaray’ın şampiyonluk yarışındaki en büyük avantajı oldu.
Ben Fenerbahçe’nin hala yarış içinde olacağını ve Ali Sami Yen’deki derbinin de belirleyici olacağı inancındayım. İki ezeli rakibin
durumlarındaki tersine değişim ligin kısalığına bakarsak, Galatasaray’ı avantajlı konuma geçiriyor.
İşte Süper Lig
SON yılların en heyecanlı, en zevkli ve çekişmeli ligine hazır olun. Ligin üstünde ve altında 6 takımın yaşatacağı heyecan hiç olmamıştı. Bu kadar çok sayıda takımın içinde olduğu şampiyonluk ve kümede kalma yarışı pek alışık olduğumuz ve gördüğümüz bir durum değil. Her hafta kaybedilen puanlar elde fikstür hesap yaptıracak. Yıllardır istediğimiz ve beklediğimiz çok takımlı yarış futbolun kalitesini ve heyecanını artıracak bu da seyredenlere
unutulmaz anlar yaşatacak. Bu sezon ilk defa adı gibi bir lig yaşayacağız.
Paylaş